“İngilizce yurtdışında öğrenilir” sloganı sadece bizim ülkemize özgün bir slogan değildir. Ana dili İngilizce olmayan bütün ülkeler bu tarz sloganlarla karşılaşırlar. Bu nedenle yurtdışındaki İngilizce dil kurslarında 72 milletten insan bulmak mümkündür.
Yurt dışında eğitim almak, yabancı bir ülkede bulunmak, dil öğrenmenin yanı sıra farklı kültürleri tanımak, kendi kültürünüzü tanıtmak, yeni arkadaşlar edinmek kısaca ufkunuzu genişletmek için büyük bir fırsattır. Yurtdışında dil okulu eğitimi alan birçok öğrencinin dil öğrenmenin yanı sıra eğitimlerine bu ülkelerde devam ettikleri ve aldıkları eğitim devamında bu ülkelerde profesyonel iş tecrübeleri edinip ülkelerine çok daha donanımlı döndüklerini gözlemlemekteyiz.
Dil öğrenmenin uzun bir süreç olduğunu ve fedakârlık gerektirdiğini daha önce söylemiştim. Bu yüzden kısa süreli kurslara gidecek olanlar çok fazla beklentilere girmemelidir. Gerçek şu ki, birkaç haftalık veya bir aylığına kursa gidenlerin yapabileceği ancak o ülkeyi görüp-gezip dönmek olacaktır. Fakat teorik anlamda yeterli bir donanıma sahip olanlar bu durumu konuşma pratiği olarak biraz daha geliştirebilirler. Unutmayın hayatınızda dil öğrenimine ne kadar yer açıyorsanız o kadar ilerleyeceksiniz demektir.
Yurt dışında dil eğitimi almak için çok sayıda seçenek var. Yurt dışında İngilizce eğitimi için en doğru yer diye bir şey yoktur. Sizin beklentilerinize en uygun yer ya da okul sizin için en doğru olacaktır. Ülkelerde konuşulan ana dil, tercihlerinizi etkileyecek olan kriterlerden biridir elbette ki. İngilizce üzerine yoğunlaşmışsanız yelpazeniz oldukça geniştir. Örneğin, İngiltere, Amerika, Kanada, Avustralya, Malta, Yeni Zelanda, İrlanda, vs. gibi. Fakat ilk akla gelen ülke şüphesiz İngiltere’dir ve doğal olarak dil öğretimi İngiltere'nin en büyük gelir kalemlerinden birisidir. Ülkenin pahalı olması ve sterlinin Türk lirası karşısında değeri de hesaba katıldığında bu eğitim ciddi bir yük demektir (Bu anlamda Malta biraz daha ekonomik bir seçenek olarak tercih edilebilir). Bu yüzden işin bütçe kısmı tercihlere çoğunlukla kısıt getiren bir konudur. En çok merak konusu olan İngiltere seçeneğinden bahsetmek istiyorum.
İngiltere’ye öğrencilerin vize alabilmeleri için okulların mutlaka British Council tarafından onaylı olması gerekmektedir. Bunun dışında bu okulların bir kısmı English UK, Quality English, IALC, The English Network tarafından da akredite edilmiştir.
İngiltere öğrenci vizesi ikiye ayrılmaktadır: öğrenci ziyaretçi vizesi ve uzun dönem öğrenci vizesi. Öğrenci ziyaretçi vizesi 6 aydan az süreyle İngiltere’ye eğitim amaçlı gitmek isteyenleri kapsayan vize çeşidir. Bu vize türünde öğrenciye çalışma izni verilmez ve vizesini uzatamaz; öğrenci en geç 6 ay sonunda Türkiye’ye dönmek zorundadır. Uzun dönem öğrenci vizesi ise 6 aydan uzun süreyle İngiltere’ye eğitim amaçlı gitmek isteyen öğrencileri kapsayan vize çeşididir. Bu vize türünde dil eğitimi için giden öğrencilere haftada 10 saat çalışma izni verilmektedir ve uzatılabilir bir vizedir.
İngiltere’ye giden yabancı öğrencilere çalışma imkânı verilmektedir, ancak bunun için 6 aydan daha uzun süreli bir programa devam ediyor olmalısınız. 6 aydan daha kısa süreli bir programa devam edecek olan öğrencilerin yasal olarak çalışma hakkı yoktur.
Yasal çalışma hakkına sahip öğrenciler haftada 10 saate kadar genel olarak kafelerde garson olarak, mağazalarda satış elemanı olarak veya fast food restoranlarda çalışabilme imkânlarına sahiptirler. İngiltere ücret sistemi haftalık olarak işlemektedir ve ücretlendirme öğrencinin çalıştığı saate göre yapılır. Saatlik ücretler 5-7 Pound arası değişmektedir, haftada 10 saat çalışan bir öğrenci ortalama 60 Pound kazanabilmektedir. Öğrencinin çalışıyor olmasının ayrıca kendisine pratik yapma anlamında çok şey kazandıracağı kesindir. Çalışmak isteyen kişinin iş bulması biraz zaman alabilir ama yeterli İngilizce bilgisine sahip olduktan sonra iş bulma imkânı artmaktadır.
İngiltere’de ister Bournemouth, Brighton gibi güney kıyısında deniz kenarındaki şehirlerde, isterse tarihi binalarıyla hala geçmişin izlerini taşıyan Cambridge, Oxford gibi şehirlerde, ister renkli sokaklarıyla Londra’da, isterseniz Torbay, Eastbourne, Colchester gibi İngiliz kültürünü daha yakından tanıyabileceğiniz daha küçük şehirlerde eğitim alabilirsiniz. Sakin kasabalar ile hareketli şehirler arasında elbette ki yaşam koşulları, sosyal aktiviteler ve okul ücretleri konusunda ciddi bir fark olacaktır. Yurtdışındaki her dil okulu kendi bünyesinde öğrencilere Aile Yanı Konaklama, Öğrenci Evlerinde Konaklama, Yurtlarda Konaklama, Apartman Dairelerinde Konaklama, Otel veya Pansiyonda Konaklama şeklinde farklı konaklama alternatifleri sunmaktadır.
Kendi isteğinize uygun bir şehirde uygun standartlarda İngiltere’de dil okulu bulmanız mümkün. Çok fazla sayıda okulun olması alternatifleri çoğaltırken, kalite açısından da düşünmeyi zorunlu hale getirmektedir. Dünyaca ünlü dil eğitimi kurumları arasından en doğru tercihi yaparken yurtdışı eğitim danışmanlık ofisleri ile görüşerek ve daha önce İngiltere dil okullarını tecrübe etmiş kişilerle irtibat kurarak birinci elden bilgi almanızı tavsiye ederim. Okulu seçerken ise, oradan alacağınız diploma/sertifikanın geçerliliğine de dikkat etmeyi unutmayın.
