"Van der Wiel’i silahla tehdit ettiler"
Ümit Akbulut tarafından 4,5 milyon Dolar dolandırıldığını iddia ederek gündeme oturan Fenerbahçeli futbolcu Gregory van der Wiel’in avukatı Abide Gülel Birsen, İHA’ya özel açıklamalarda bulundu. Yankesicilik ve dolandırıcılık suçlarından dolayı şikayetçi olduktan sonra Ümit Akbulut’un gözaltına alındığını belirterek, “Gözaltına alınmasının haberlere düşmesinin ardından diğer mağdurlar bize ulaştı. Ceza davası açılmış olan taraflar, bizim dosyamıza dilekçe sundular. Dilaver Sağlam, Recep Budak ve Dilek Budak, İran Asıllı Sasha ve Misha kardeşler ve Taylan’daki Buriram Futbol Takımı. Zaten Buriram Futbol Takımı’nın avukatlık bürosu bize ulaştı. Sistem aynı. Önce sözleşme yapılmış ve arkasından daha fazla para istenmiş. O parayı vermezseniz bir önceki para da yanar denilmiş. Şikayetçi olunca da ticari iş diyorlar. Tamam ticari iş ama sen şirket değilsin ki. Şirket gibi sözleşme yapmışsın. Sözleşmenin içeriğinde icra kurulu başkanı ve defter-i kebirler geçiyor. Ama ortada bir şirket yok. Ümit Akbulut ve Sinan Siner’e ait olduğu gözüken Sin Management ve B4L adlı şirketler aslında yok. Ticaret Odası’nda kayıtları da yok. Bunun dışında da hiçbir şirket yok bu isimlerin üzerine kayıtlı olan. Bu kişilerin üzerine mal varlığı da yok. Zaten de olay bu” ifadelerini kullandı.
“ÜZERLERİNE KAYITLI MAL VARLIĞI YOK”
Hukuk davası açılması durumunda bu parayı hiçbir şekilde tahsil edemeyeceklerini belirten Avukat Abide Gülel Birsen, “Şu anda devam eden soruşturmada ‘Bu bir ticari iş’ derlerse, takipsizlik alırlarsa ve beraat ederlerse, hukuk davası açacağız. 4,5 milyon Dolar’ı biz kazansak da, kaybetsek de hiçbir şekilde tahsil edemeyeceğiz. Çünkü üzerilerine kayıtlı hiçbir mal varlığı yok. Savcı Bey’e paraların nerede olduğunu da sorduk. Mesela vergisi ödenmemiştir. MASAK’a bildirin dedik” diye konuştu.
“BU SAATTEN SONRA FLOYD’U GETİRSE NEYE YARAR”
Yaşanan olayların ardından dosyaların birleşeceğini ifade eden Birsen, “Bugüne kadar Ümit Akbulut ‘Ben kimseyi dolandırmadım’ diyordu. Ama hiç düşünmedi ki tarafların ve dosyaların birleşeceğini. Dosyaların hepsinde bir tarafta A diyorsa, diğer tarafta B diyor. Şimdi bu dosyalardaki bütün ifadeleri işleyip savcının önüne koyacağız. Biz elimizde belgeyle konuşuyoruz. Onlar gibi farazi işlemler yapmıyoruz. Zaten biz hep para ödeyen tarafız. Bugün adliyeye gelen 8-9 avukat vardı ve hepsi para ödeyenlerin avukatlarıydı. Bir tarafa ‘Taylor Swift’i getireceğim’ demiş. Bu demek değildir ki bu adam iş yapmamış. Adam iş yapmış. Ama 2 kez iş yaptıysa, 1 kez yapmamış. Ama parayı almış. Ya parayı verirsin, ya iş yaparsın. Her seferinde Taylor Swift’i getireceğiz, Floyyd’u getireceğiz diyor. Bu saatten sonra Floyyd’un gelmesinin benim müvekkilime bir faydası yok. 16 milyon TL nerede biz bilmiyoruz. Sorduk, Flooyd’a verilmiş. Nasıl verilmiş? Zaten banka hesaplarında haciz var kendisinin. Taylor Swift, Chris Brown, Flooyd, Niang ve Dia var. Bu isimlere para verildiği söyleniyor. Niang’a 637 bin Euro verdiğini söylüyor. Niang da belki çıkıp araştırma yapmak isteyebilir. İstemese bile biz bunun araştırmasına başladık. Biz toparlayıcı bir beyan dilekçesiyle davamızı açtıracağız” açıklamalarında bulundu.
“VAN DER WİEL’İ OTELDE DE TEHDİT ETTİ”
Gregory van der Wiel’in Ümit Akbulut tarafından telefonda tehdit edildiğini iddia etmesinin ardından Avukat Abide Gülel Birsen, konunun sadece telefonda kalmadığını belirterek, “Otelde yapılan görüşmede de oldu. Oteldeki görüşmede bir kamera kaydı olmadığı için veremiyorum görüntüleri. Diğer dosyalarda bire bir aynısını görürsünüz. Ümit Akbulut’un arkasında birisi beliriyor ve silah çıkıyor arkasından. Silah göstererek bunu istiyorlar. Bu biraz da yağmaya giriyor. Tabii bunun kararını verecek olan savcılık. Yine bir dosyada gördüğümüz kadarıyla organizeden dava açılmış. Annesi de işin içinde. İkbal hanım son gözaltı gerçekleştiğinde adliyedeydi, herkesle de tanıştı. Kendisini herkese tanıttı ve hiçbir sonuç alamayacağımızı, kendisinin her şeyi ayarladığı gibi cümleler kurdu. Ama biz dikkate almadık. Burası hukuk devleti. Bizim her şeyimiz belgeli. Üzerine mal varlığı olsa ticari dava dersin. Üzerine mal varlığı yok, şirket yok. Bu tam olarak nitelikli dolandırıcılık. Burada güveni de kötüye kullanıyor. Floyd’u ben daha önce getirdim, yine getiririm diyor ve güven uyandırıyor. Burada sadece dolandırılan Van der Wiel değil. Nasıl dolandırıldı, 4,5 milyon Dolar da verilmez deniyor ama 2 gün önce de Benzema’yı getirdi adam” ifadesini kullandı.
“KENDİSİNİ TAYLOR SWİFT’İN MENAJERİ OLARAK TANITMIŞ”
Ümit Akbulut’un her işi profesyonel bir sözleşmeyle yaptığını belirten Avukat Abide Gülel Birsen, “Yeni stadın açılışı için Taylor Swift’i getireceğim diyor. Taylor Swift’i 1 sene sonra getirseler ne olur. Kendisini Taylor Swift’in menajeri olarak tanıtıyor. Bu kişinin menajerinin Türkiye’de ne işi var. Sen Tayland’daki futbol takımına, kendini Taylor Swift’in menajeri diye tanıtıyorsun. Ümit Akbulut, eskiden kendisine futbol menajeri diyordu. Sonrasında menajer olmadığını da öğrendik. Organizatör olabilir. Biz de kendisine giderken dolandırıcı diye gitmedik, organizatör diye gittik. Bizim bir organizasyona, reklama ihtiyacımız var, bunu yap dedik. Yapmış olsaydı zaten burada bunu konuşmuyorduk” dedi.
“2 SİYASİNİN AĞIR DALAŞI, MÜCBİR SEBEP OLAMAZ”
Türkiye ile Hollanda arasında çıkan siyasi kriz nedeniyle Floyd’un Türkiye’ye gelmemesinin birbirleriyle alakası olmadığını ifade eden Birsen, “Mücbir sebep kanunda çok açık. Eğer Hollanda ile Türkiye savaşa girseydi, ya da Floyd nereden gelecekse o ülkeyle Türkiye’nin savaşa girmesi mücbir sebeptir. Ama 2 siyasinin bu konuda birbirleriyle ağız dalaşına girmesi bir mücbir sebep değildir. Bunlar komik iddialar. Buriram için de ‘sponsorları bildirmediniz’ diyor. Ben 1.2 milyon Dolar vereceğim sana, sponsor bildirmedim diye kendinde hak göreceksin. Adamı şikayet ederler. Sonra dava açarlar. Bundan ceza alacaklar. Biz ve Buriram futbol takımı kesinlikle bu davada haklıyız. Kesinlikle kendilerine ceza da çıkacaktır. Daha önce de takipsizlik ve ticari iş denilen davalardaki insanlara da elimizden geldiğince yardımcı olacağız. Onların bu davalarda çok başarı elde edememesinin sebebi bireysel hareket edilmesiydi. Ama bugün yeni olaylar ortaya çıktı. Bunların tamamını kendi dosyalarında sunacaklar ve dosyalar birleştirilecek” açıklamasını yaptı.
“HUKUK SİSTEMİMİZE GÜVENİYORUM”
Ümit Akbulut’un yurt dışına çıkış yasağının olduğunu ifade eden Birsen, “Bugün 10-15 kişi gittik ve Savcı Bey’le görüştük. Kendisinin yurt dışına çıkış yasağı var ve adli kontrol altında. Haftada 1 gün gidip imza atıyor. Dava açılana kadar aynı şekilde devam edeceğini ümit ediyoruz. Avukatları her gün savcı beyin kapısında olsa da, ben Türkiye’de adalete ve hukuk sistemine güveniyorum. Bunun davası açılacak ve biz bu davayı kazanacağız” diyerek sözlerini tamamladı.