"Süper Lig ve Türkiye Kupası takvime göre oynanmalı"
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nda konuşma yaptı.
İşte Ali Koç'un açıklamalarından satır başları...
"SAĞLIK BAKANIMIZ GERÇEK BİR LİDERLİK ÖRNEĞİ SERGİLEDİ"
Buraya kadar geldik. Buraya kadar gelirken de çok çaba sarf ettik. Dünya ile kıyasladığımız zaman çok iyi bir yerdeyiz. Burada yapmak istediğim önemli hatırlatma rahatlamayalım, hassasiyetle davranmaya devam edelim. Sağlık Bakanımızın sürekli gelişmeleri bize anlatması ve gerçek bir liderlik örneği sergilemesi, bu süreci bu şekilde atlatmamızın önemli etkenlerinden. Tabii bu ekip işi. Herkes var gücüyle çalıştı. Hepsine Fenerbahçe camiası olarak şükranlarımızı iletmek istiyorum. Yardım yapmak için yola çıkan 2 vatandaşımız Van'da şehit oldu. Onlara da başsağlığı diliyorum.
"BAŞAKŞEHİR MAÇINA KADAR ŞAMPİYONLUK ADAYLARINDAN BİRİYDİK"
Futbolda bir değerlendirme yapalım. Geçen sezon çok kötü bir başlangıç yaptık. Sonra Ersun hocamızla bir yapılanmaya girdik. Bu sezon Başakşehir maçına kadar şampiyonluğun en önemli adaylarından biriydik. Ama ne hikmetse 7 maçta 21 puanın 18'ini kaybettik. İyi oynarken, rakipleri domine ederken, liderlik potasındayken, bahis şirketleri tarafından şampiyonluğun en kuvvetli adayı olarak gösterilirken de takımın hocası, oyuncuları, yönetimi aynıydı. Hal böyleyken 7 haftada yaşadığımız korkunç düşüşün hayatın olağan akışına aykırı olduğunu düşünüyorum. Biri iç faktörler, biri dış faktörler. İç faktörlere baktığımız zaman; sezon ilerledikçe ve sakatlıklar yaşandıkça bazı pozisyonlardaki eksiklerin olumsuz sonuçlarını yaşadık. Hocamız istemese de çok fazla rotasyon yapmak zorunda kaldı. Devre arası büyük bir fırsattı ihtiyaçlarımızı karşılamak için. Bu devre arası transfer penceresi büyük bir fırsat olmasına rağmen bu imkanı kullanamamamız bizim için büyük bir sorun oldu.
"HAKEM HATALARI LİGİ NORMALİN ÇOK ÇOK ÜZERİNDE ETKİLEDİ"
Dış faktörler diye baktığımızda bunu anlatırken 'malum yerler' diyelim, hemen 'mazeret üretiyorlar' diyorlar ama şöyle bir baktığımızda hakem hataları öyle bir fahiş hale geldi ki, ligi normalin çok çok üzerinde etkiledi. En azılı Fenerbahçe düşmanları bile 'Fenerbahçe doğranıyor' yorumunu yapacak boyuta geldi. Yabancı oyuncularımız 'Ne oluyor' diye sorduklarında bunları anlatmakta ciddi sıkıntılar yaşadık. Kadro eksikliğimizi, bilhassa sol bek eksiğini gidermek için transfer yapmak istedik. Ancak transfer dönemini maalesef TFF Lisans Kurulu'yla mücadele ile geçirdik. Adeta 'Ne yaparız da Fenerbahçe'ye transfer yaptırmayız' mantığıyla hareket ettiler. Mali durumu Fenerbahçe'den çok daha kötü olan takımlar da dahil olmak üzere Süper Lig'in her takımına transfer izni olmasına rağmen, koskoca ligde transfer yapamayacak tek takım olarak Fenerbahçe belirlendi. Önümüzdeki senenin planlarını yapıyoruz. Bu erteleme süreci bu planları yapmak için daha fazla imkan sağladı bizlere.
"GENÇ, AÇ VE ÇALIŞKAN BİR HOCA ARIYORUZ"
Birkaç konuya da açıklık getirmek istiyorum; birincisi tabii ki teknik direktör süreci. Bir tanesiyle neredeyse anlaşmamıza rağmen son anda iptal oldu. Hocalarımızla görüşüyoruz. Genç, aç, çok çalışan, disiplinli, Türkiye'yi iyi bilen veya bu coğrafyada çalışması sıkıntı olmayacak, 40-50 yaşları arası, ekonomimize uyacak, takım içinde rekabeti sağlayabilecek, gençleri adapte edebilecek türde bir hoca arıyoruz. Görüşmelerimiz devam ediyor. Bildiğiniz bir isim olabilir, bilmediğiniz bir isim de olabilir. Ancak hiçbir acelemiz yok. Bu sezonu kurtaracağız diye önümüzdeki sezonu da kaybetmek istemiyoruz. Zaten bayramdan sonra da Camiaya Sesleniş programı ile gelişmeleri aktarmak istiyorum. Yabancı oyuncuları bir nebze erteliyoruz. FIFA'nın virüs nedeniyle farklı bir transfer stratejisi olacak. O yüzden şu an yerlilere odaklanmış durumdayız.
"EN YÜKSEK MAAŞ 2-2.2 MİLYON EURO OLACAK"
Futbolcularımızla herhangi bir maaş pazarlığı başlamamıştır. Mart ayına kadar tüm maaşlar ödenmiştir. Kalan ayları da ödedikten sonra masaya oturacağız. Bu sezon iyi ya da kötü 3'te 2'si ödendi. Bundan sonra da illa ki bir kısmı ödenecek. Önümüzdeki sezon zaten çökük olan futbol ekonomisi daha da sıkıntıya girecek. Kombine satabilecek miyiz, maçlar seyircili mi oynanacak, yayıncı kuruluş durumunu bilmiyoruz. Sponsorlar ufak ufak başladılar önümüzdeki sezon için çekincelerini belirtmeye. Ne olacak bilmiyoruz. Futbolda yatırımların çoğu Euro ile Türk parası çok büyük değer kaybetti. Eski maaşlar Türk futbolunda yok. 92 milyon Euro'dan 71'e indik. 50'lere inmemiz lazım. Bu süreç alacaktır. Bizde bu sezon tüm oyuncular 3 milyon Euro'nun altında alıyor. Bunu daha da aşağılara çekmemiz lazım. İlerleyen süreçte en yüksek maaş alacak oyuncu 2-2.2 milyon Euro civarı alacak. Diğerleri çok daha altını alacak.
"LİG KONUSUNDA FEDERASYONUMUZUN 'ŞİMDİLİK' GÖRÜŞLERİNE KATILIYORUM"
Son ana konumuz liglerin oynanıp oynanmaması. Tarih yaklaştıkça bu konudaki tartışmalar artıyor. Ben öncelikle koronavirüs testlerinde pozitif vaka çıkan kulüplerimize geçmiş olsun diliyorum. Liglere başlayacağız dedikten sonra vakalar ortaya çıktı. TFF'nin şu anki tavrı net ve "şimdilik" bir plan yapıldı. Çok zor bir karar. İşin sağlık büyük bir boyutu var, ekonomik boyutu var. Federasyonun 'şimdilik' yaklaşımına katılıyorum. Hakikaten şimdilik bir şey söyleyebiliyorsunuz. 10 gün sonra ne olacak bilemiyorsunuz. Avrupa'daki ligler başlayınca ne olacağını göreceğiz. Bu süreçte dikkat ederseniz en az biz konuştuk. Mümkün olduğunca görüş belirtmemeye çalıştık. Biz 7 Mayıs'ta açıklama yaptık, insan sağlığına vurgu yaptık ve her türlü karara saygılı olduğumuzu ifade ettik. Liglerin devam ettirilmesi çabasını da anlayışla karşıladığımızı belirttik. Devam etmesi durumunda bazı şeylerin daha iyi ifade edilmesi gerektiğini söyledik.
"HAFTADA EN AZ 1 TEST ŞART"
Samandıra'da 2 kişide pozitif vaka çıktı. Erteledik. Peki her hafta çıkarsa ne yapacağız? Başladık lige, 2-3 hafta sonra oynayamıyoruz, nasıl tescil edilecek, ne olacak? Her senaryoya göre ne yapılacağı bizlere açık açık anlatılması lazım. Bütün takımlar haftada en az bir test olmak durumunda. Bir spor adamının virüs ile enfekte olması halinde kariyerinin sona ermesiyle karşı karşıya kalmaktadır. Böyle bir durumda sorumluluk kimde olacak?
Bizim duyduğumuza göre hiç test yapmadan antrenmanlara başlayan kulüpler var. İngiltere'de federasyon her kulübe 4 milyon Pound ödeyecek ve kulüpler tesislerine koronavirüs test istasyonu kuracak.
"LİG OYNANACAKSA ASKERİ KAMP MANTIĞINDA OLABİLİR"
Ligler oynanmadığı takdirde ekonomik açıdan sıkıntı yaratacaktır. Ligler oynanmaz ama devlet bir şekilde telafi ederse bilemem. Oynanacaksa asgari kamp mantığında bir yaklaşım olabilir, 2 ya da 3 hafta hiçbir şekilde kimseyle teması olmayacak. Eve, markete gitmeyecekler ve sadece takımla kalacaklar. 'Karantina Ligi' mi dersiniz 'askeri kamp' mı dersiniz bilmiyorum. Bu seneyi 'kurtaracağız' derken önümüzdeki sene kayıpların ciddi olmaması gerekiyor. Değişik senaryolar değerlendirilmeli. Avrupa'da liglerin gidişatına bakalım. Önümüzdeki sene kayıplar olmasın, zaten geç başlayacak. En iyi karar verilmeli. Oynanmayacaksa da nasıl tescil edileceği, mevcut sıralama mı olacak sezon mu ilan edilecek, açık ve şeffaf olunmalı.
"LİG VE TÜRKİYE KUPASI TAKVİME GÖRE OYNANMALI"
Ligler oynanacaksa aynı takvime göre oynanmalı ve Türkiye Kupası da aynı takvime göre oynanmalı. Hızlandırılmış takvim demek yayıncı kuruluşun ödemeleri yapmıyorum ya da bir kısmını yapıyorum demesi için mazeret. Bütün takımlar en az haftada 1 test olmak durumunda. Bilgilerimize göre bazı takımlar test yapmadan idmana başladılar. Lig oynanacaksa aynı takvime göre oynanmalıdır, lütfen farklı senaryo diretmeyin. Şahsen 2. ve 3. Lig'lerin yanısıra Bölgesel Amatör Lig'lerin oynatılmaması gerekiyor. Bu liglerin iptal edilmesi gerekiyor. Oynanması için bir sebep yok. En büyük endişem bu seneyi kurtaracağız derken önümüzdeki seneden ciddi kayıplarımızın olması."