"Beni mal gibi sattılar"

"Beni mal gibi sattılar"

Trabzonspor'un devre arasında Eskişehirspor'dan çok konuşulan bir transfer süreciyle renklerine kattığı Erkan Zengin, son bir kaç maçtır etkisiz olduğunu belirterek, "Bu anlarda Başkan İbrahim Hacıosmanoglu ve teknik direktör Ersun Yanal'ın benim için İsveç'e kadar gelmeleri aklıma geliyor. Diyorlar ki 'şu kadar para alıyor' falan. Artık para yok ortada. Bu benim için başka bir noktaya geldi, o insanları mahcup edemem. Para artık çok arka planda" dedi.

TÜRKİYE'DEN GEÇ DAVET ALDIM

Trabzonspor Dergisi'ne röportaj veren Erkan Zengin, U15-16 ve 17 kategorilerinde Türkiye forması giydiğini hatırlatarak, "Ancak hem okulum vardı, hem de çok sık maçlar oluyordu. Seferlerle birlikte çok yorucu bir hale gelmişti milli kamplar. Bu sebeple ailemle görüştüm ve U21'de İsveç'i seçtim. A Milli Takım aşamasına geldiğimizde, öncelikle İsveç'ten bir kaç davet aldım ama sakatlığım nedeniyle gitmedim. Bu aşamada Türkiye'den herhangi bir teklif almadım. Ne zaman ki İsveç'i seçtim, sonra Türkiye A Milli Takımı'ndan davet aldım. Ancak tabii doğal olarak iş işten geçmişti" dedi.

İSVEÇ MİLLİ TAKIMI GİBİ OLMALIYIZ

Erkan Zengin, İsveç Milli Takımı'nda herkesin tabiri yerindeyse 'aşmış' durumda olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
"Hepsi kaliteli futbolcular, iyi insanlar. Futboldan öte oradaki ortam bizi çok daha iyi yapıyor. Trabzonspor'da da bu ortamı yakalasak bir çok şeyi aşmış oluruz. Bence sahadaki problemlerden önce, dışarıda takım olabilmek çok daha önemli. Zaten dışarıda bu kimliği oluşturduğunuzda sahada da her şey kolaylaşıyor. İsveç'te ben, Jimmy Durmaz ve bir kaç genç oyuncu hariç çoğunluk uzun yıllardır beraber oynayan isimler. Trabzonspor'da da inşallah kısa zamanda bunu yakalayabiliriz. Çünkü oradaki arkadaşlık çok çok iyi seviyede."

ESKİŞEHİR TARAFTARINA TEŞEKKÜR EDEMEDİM

Eskişehirspor taraftarı ile arasında hiçbir sıkıntı olmadığını da vurgulayan Erkan Zengin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İyi günde de, kötü günde de en çok alkış alan isimlerden biri oldum. Bir an olsun benden desteklerini esirgemediler. Orada futbolumu geliştirip milli takıma kadar geldim. 5 senemi verdim oraya. O yüzden onlara da çok teşekkür ediyorum, çünkü o taraftarın da bende büyük hakkı var. Orada da ekmek yedim, ailemi geçindirdim. Maalesef onlara sıkıntılı transfer dönemi nedeniyle teşekkür etme fırsatı bulamadım."

GEREKİRSE MISIR'A BİLE GİDERİM

Transfer sürecinin başında Trabzonspor'un gündemde olmadığını da hatırlatan Erkan Zengin, şunları söyledi:
"Biraz da sıkıntı bu yüzden çıktı diyebilirim. Eskişehirspor Başkanı bana, 'Seni Trabzonspor ya da şu kulüpler istedi' demedi. Bana sadece 2 ay önce 'Alacaklarını bırak ve şu kadar para getir. O zaman gidebilirsin' dendi. Ben de kabul ettim ve menajerim ile bana gelen teklifleri değerlendirmeye başladım. Son gün Eskişehir'deki evimi de sattım ve geri dönüşü olmaksızın bana ciddi bir teklif yapan Fenerbahçe ile görüşmeye gittim. Fenerbahçe ile görüşürken bir akşam Eskişehirspor Başkanı'ndan telefon geldi, 'seni Trabzonspor'a verdik' diyerek telefonu suratıma kapattı. Çocuğumla, eşimle İstanbul'a kadar gitmişken, beni mal gibi sattığını söyledi. Trabzonspor' dan beni arayan bile yoktu henüz. Bu süreci bir de basına yansıttı Eskişehirspor. Bir sürü televizyon kanalı beni aradı ve en sonunda aramaları cevaplayarak o açıklamaları yaptım. Buradaki tepkim tamamen Eskişehirspor Başkanı'naydı. Başka hiç kimseye değil. Eğer söz konusu kulüp Fenerbahçe değil, örneğin Karabükspor olsaydı da ben yine aynı tavrı sergileyecektim. Bir insana eşya gibi davranırsanız, onun da 'Ben hiçbir yere gitmiyorum' demesi en doğal tepkidir. Yoksa ben futbolcuyum, her yerde oynarım. Beni arayıp 'Mısır'dan seni istiyorlar' deselerdi de ailemle düşünüp, değerlendirip gerekirse oraya da giderdim. Benim işim bu, aileme bu şekilde bakıyorum. İnsanların bana tepki göstermesini anlıyorum ama bazen her şey dışarıdan gözüktüğü gibi olmuyor. Bana 'Trabzonspor da seni istiyor' deselerdi bile bu süreç böyle olmazdı. Zaten taraflar Trabzonspor ve Fenerbahçe olduğu için bu kadar konuşuldu her şey."

BAŞKAN VE HOCAYI MAHCUP EDEMEM

Tüm bu olayların ardından bir daha geri dönmemek üzere İsveç'e gittiğini vurgulayan Erkan Zengin, sözlerini şöyle tamamladı:
"Kesinlikle dönmeyi düşünmüyordum. Ne haberlere baktım, ne kimseyle görüştüm. O sırada KAP'a açıklama yapılmış. Haberim yok. Hatta KAP açıklamasını Trabzon'a geldiğimde duydum. Fikrimi değiştiren şey ise havaalanında Başkanımız İbrahim Hacıosmanoğlu ve teknik direktörümüz Ersun Yanal'ı görmem oldu. Onları gördüğümde, 'Trabzonspor benim kaderim. Oraya gitmekten kaçışım yok' dedim. Böyle önemli insanların sırf benim için kalkıp İsveç'e kadar gelip beni onurlandırmasından sonra artık reddedemezdim. O insanların gelmesi beni zaten bitirdi. Hatta son bir kaç maçtır etkisizim ve bunlar aklıma geliyor. Diyorlar ki 'şu kadar para alıyor' falan. Artık para yok ortada. Bu benim için başka bir noktaya geldi, o insanları mahcup edemem. Para artık çok arka planda. Yoksa ben bu paralara Eskişehirspor'da da oynardım. Hocanın ve Başkan'ın İsveç'e gelmesinin ardından artık onların ve benim onurum için oynayacağımı anladım."

İBRAHİMOVİÇ BELKİ BURADA OLUR

Erkan Zengin, "Başkan Hacıosmanoğlu, İsveç milli takımından arkadaşın olan Zlatan İbrahimovic ile Trabzonspor'da birlikte oynayabileceğini ima etmişti. Aranızdaki ilişki nasıl? Bu sözlere sen ne diyorsun?" sorusunu yanıtlarken de, "Zlatan çok iyi arkadaşım ve sık sık konuşuyoruz ama neredeyse konu hiç futbol olmuyor. Milli takımda da öyle. Sohbetlerimizde konu genellikle futbol olmuyor. Transfere gelince; kısmet bu işler. Sonuçta artık 33 yaşına geldi. Belki de iki sene sonra futbolu bırakmadan burada olur, belki de biz beraber başka bir yerde beraber oluruz" ifadesini kullandı.