Saçlarınız dökülüyorsa eğer...
Yayınlanma:
Kellik koroner kalp hastalığını işaret ediyor olabilir. Kalp hastalığı için değiştirilebilir ve değiştirilemez risk faktörleri aslında yıllardır çok iyi biliniyordu.
Bazı özellikler, koşullar ya da alışkanlıklar koroner kalp hastalığı (KKH) riskinizi artırabilir.
Koroner kalp hastalığı için ileri yaş, cinsiyet ve aile hikayesi (genetik yatkınlık) değiştirilemez risk faktörleridir. Öte yandan sigara, hipertansiyon, yüksek kolesterol seviyeleri, obezite, diyabet, hareketsiz yaşam, kötü beslenme ve stres değiştirilebilir risk faktörlerindendir.
Çünkü yapılan bu geniş değerlendirmede (meta-analizde) kellik ve kalp hastalıkları arasındaki ilişkiyi ortaya koyan çarpıcı sonuçlar elde edilmiştir: 29.254 kellik sorunu olan kişiyi kapsayan 31 çalışma incelenmiş ve kelliğin (alopesi) koroner kalp hastalıkları riskindeki artış ile ilişkili olduğu sonucu çıkarılmıştır.
Bununla birlikte kellik (alopesi) sorunu olan kişilerin; hiperinsülinemi, insülin direnci, metabolik sendrom risklerinin de arttığı ortaya konulmuştur.
Çalışmada kellik sorunu olan kişilerde yüksek kolesterol- trigliserit seviyesi ve yüksek tansiyon (kan basıncı) riskinin arttığına dair bulgular olduğu belirtilmektedir.
İlginç sonuçlardan biri de tüm bu risklerin kellik (alopesi) derecesi ile doğru orantılı olmasıdır. Yani çalışmaya göre kellik seviyeniz ne kadar ileri ise kardiyovasküler hastalıklara yakalanma riskiniz o kadar yüksek bulunmuştur.
Biliyoruz ki 50 yaş altı koroner arter hastalıkları erkeklerde kadınlardan daha sık görülmektedir. Üstelik ülkemiz 50 yaş altı ölümcül kalp krizlerinde 22 Avrupa ülkesi arasında maalesef birinci sırada yer almaktadır. (EUROASPIRE III çalışması verileri) Sadece bir risk faktörü koroner kalp hastalığı riskinizi iki katına çıkarırken 3 veya daha fazla risk faktörüne sahipseniz koroner kalp hastalığı riskiniz on katından fazla artış gösterebilir. Tüm bu çalışmaların sonuçları bize 50 yaş altı ve kellik sorunu yaşayan erkeklerin kardiyovasküler hastalıkların erken tanısı için kardiyolojik muayeneye daha fazla önem vermeleri gerektiğini düşündürmektedir.
Bazı özellikler, koşullar ya da alışkanlıklar koroner kalp hastalığı (KKH) riskinizi artırabilir.
Koroner kalp hastalığı için ileri yaş, cinsiyet ve aile hikayesi (genetik yatkınlık) değiştirilemez risk faktörleridir. Öte yandan sigara, hipertansiyon, yüksek kolesterol seviyeleri, obezite, diyabet, hareketsiz yaşam, kötü beslenme ve stres değiştirilebilir risk faktörlerindendir.
Çünkü yapılan bu geniş değerlendirmede (meta-analizde) kellik ve kalp hastalıkları arasındaki ilişkiyi ortaya koyan çarpıcı sonuçlar elde edilmiştir: 29.254 kellik sorunu olan kişiyi kapsayan 31 çalışma incelenmiş ve kelliğin (alopesi) koroner kalp hastalıkları riskindeki artış ile ilişkili olduğu sonucu çıkarılmıştır.
Bununla birlikte kellik (alopesi) sorunu olan kişilerin; hiperinsülinemi, insülin direnci, metabolik sendrom risklerinin de arttığı ortaya konulmuştur.
Çalışmada kellik sorunu olan kişilerde yüksek kolesterol- trigliserit seviyesi ve yüksek tansiyon (kan basıncı) riskinin arttığına dair bulgular olduğu belirtilmektedir.
İlginç sonuçlardan biri de tüm bu risklerin kellik (alopesi) derecesi ile doğru orantılı olmasıdır. Yani çalışmaya göre kellik seviyeniz ne kadar ileri ise kardiyovasküler hastalıklara yakalanma riskiniz o kadar yüksek bulunmuştur.
Biliyoruz ki 50 yaş altı koroner arter hastalıkları erkeklerde kadınlardan daha sık görülmektedir. Üstelik ülkemiz 50 yaş altı ölümcül kalp krizlerinde 22 Avrupa ülkesi arasında maalesef birinci sırada yer almaktadır. (EUROASPIRE III çalışması verileri) Sadece bir risk faktörü koroner kalp hastalığı riskinizi iki katına çıkarırken 3 veya daha fazla risk faktörüne sahipseniz koroner kalp hastalığı riskiniz on katından fazla artış gösterebilir. Tüm bu çalışmaların sonuçları bize 50 yaş altı ve kellik sorunu yaşayan erkeklerin kardiyovasküler hastalıkların erken tanısı için kardiyolojik muayeneye daha fazla önem vermeleri gerektiğini düşündürmektedir.
Sağlık