Otistik davranışlar farelerde tedavi edildi

Otistik davranışlar farelerde tedavi edildi

Yeni yapılan bir çalışma, suramin isimli ilacın erişkin farelerde, tek seferde dahi etkili olabildiğini gösterdi. İlaç orijinal olarak Afrika uyku hastalığını tedavi için geliştirilmişti ve sinir hücrelerinde aşırı stresi rahatlattığı biliniyordu. Araştırmacılar, otizmde görülen bazı özelliklerin gerisinde de bu aşırı stres tepkisi bulunduğunu düşünüyorlar.



Sonuçlar, otizmde görülen davranışların kalıcı olmayıp erişkinlerde dahi değiştirilebileceğine işaret ediyor.

Dünya çapında yeni doğan çocukların %1'e yakını otizm semptomları gösteriyor, yani sosyal etkileşimde sıkıntılar yaşıyor, tekrar eden davranışlar sergiliyor, yeniliklere sınırlı ilgi gösteriyorlar. Otizmin bir tedavisi yok ve otistik çocukların aileleri ciddi sorunlar yaşayabiliyor.

İlginç biçimde, çocukları otistik olan aileler, zaman zaman çocuklarının semptomlardan kurtulur gibi olduklarını aktarıyorlardı. Çalışmanın yazarlarından, ABD Kaliforiya Üniversitesi San Diego'dan genetikçi Robert Naviaux'un verdiği bilgiye göre, ateşli hastalık veya bir başka strese maruz kalan otistik çocukların zihinsel perdelerini araladıkları farkedilmişti. Stres altında otistik çocuklar, kısa süreliğine dahi olsa normalde kullanmadıkları sözcükleri kullanmaya, normalde oynamadıkları şekilde oynamaya başlıyorlar.

Bu gözlemleri değerlendiren bilimciler, 2007 yılında yaptıkları bir çalışmada otistik çocukların %83'ünün yüksek ateş sırasında geçici iyileşme gösterdiğini bulmuşlardı.

Tam tersine, anne karnındayken ateşli hastalık geçiren çocuklarda otizm riskinin arttığı biliniyordu.

Bu sonuç Naviaux'nun ilgisini çekmişti. Sinirbilimciler, otizmin sinapsların, yani sinir hücrelerinin arasındaki bağlantıların doğru çalışmamasıyla ilgili olduğunu düşünüyorlar. Bunun da sinir hücrelerinin yanlış gelişimiyle ilgili olduğuna inanılıyordu.

Ancak Naviaux, sorunun kaynağının sinir hücrelerinin enfeksiyon, aşırı sıcaklık ya da zehir gibi etkilere tepkisiyle de ilgili olabileceğini tahmin etmişti. Naviaux, stres altında sinir hücrelerinin savaşa hazırlanan ülkeler gibi davrandıklarını söylüyor. Komşularına güvenmiyorlar; aralarındaki bağlantıları kısıtlıyorlar. Naviaux'ya göre sinirler arasındaki bağlar bu tepki nedeniyle ortadan kalkabiliyor.

Otizmde görülen sosyal sorunların sebebi de sinapsların, yani sinir bağlantılarının azalması olabilir. Otistik bireylerde görülen, bazı görüntü ve seslere aşırı tepki veya yeniliklere müsamaha gösterememe davranışları aynı sorundan kaynaklanabilir.

Naviaux, buradaki ana rollerden birinin ATP'de, yani hücrede enerji depolayan molekülde olduğunu söylüyor. Bir hücrede üretilen ATP çevredeki hücreleri de etkiliyor. Bir hücre çevresine çok fazla ATP bırakırsa, etraftaki sinirlerin tehlike sinyali vermelerine yol açıyor.

Naviaux 2013 yılında yaptığı bir çalışmada otizmde uzatmalı, aşırı seviyede bir tehlike sinyalleşmesi görüldüğünü, bu sinyalleşmenin sinirler arasındaki bilgi alışverişini bozduğunu ortaya atmıştı.

Aynı yıl Naviaux'nun ekibi, söz konusu tepkiyi baskılayacak suramin isimli ilacı farelerde denemeye başladılar. Daha 20. yy'dan beri kullanımda olan ilaç, uyku hastalığına karşı kullanılıyor. 1988 yılında suraminin pürinerjik almaçlar diye bilinen ve ATP'ye de bağlanan molekülleri engellediği farkedilmişti.

Söz konusu almaçlar vücudun her hücresinde bulunuyorlar; ayrıca beyin gelişimi, yeni sinapsların yapılması, yangı ve motor koordinasyon gibi işlevlerle ilgililer.

ATP tarafından aşırı uyarılmış hücrelerde suraminin etkisi test edebilmek için Naviaux'nun ekibi bir fare modeli kullandı. Söz konusu farelerin anneleri enfeksiyonu andıran koşullara maruz bırakılmıştı. Strese sokulan bu farelerin yavruları hem daha asosyaldi, hem de yenilik aramıyorlardı - tıpkı otizm tanısı konan çocuklar gibi. Tanımadıkları farelere ve kafeslerde tanımadıkları bölgelere yaklaşmıyorlardı.

2013 yılında yayınlanan söz konusu makalede, fareler 6 aylıkken (insanın 15 yaşına denkken) haftada bir suramin uygulanırsa, farelerin semptomlardan kurtulduğu bulunmuştu. Bu farelerde sinaps sayısı, vücut ısısı, temel reseptör üretimi ve enerji iletimi iyileşiyordu.

17 Haziran tarihinde Translational Psychiatry dergisinde erişime açık olarak yayınlanan yeni makalede ise yazarlar, erişkin fareler üzerinde tek sefer uygulanan suraminin yine etkili olduğunu gösterdi.

Burada kullanılan 6 aylık fareler, 30 yaşında bir insana denk düşüyor. Geçmişte otistik davranış gösteren bu fareler suramin uygulamasından sonra normal farelere benzediler, yeniliğe ilgi duymaya başladılar. Uygulama kesildikten sonra 5 hafta sonra ise etki ortadan kalktı.

Sciencemag.org'a konuşan genetikçi Naviaux, farelerin insan olmadığının ve farede işleyen tedavinin insanda geçerli olmayabileceğini hatırlatıyor. Ayrıca yazar, uzun süreli suramin kullanmanın çocuklarda anemi yarattığını ifade ediyor - yani suraminin şu an otistik çocuklara uygulanması mümkün değil.

Öte yandan yazarlar, suraminin 19 farklı almaca bağlandığını ve spesifik bir almacı hedefleyen bir aşının mümkün olabileceğini tahmin ediyor.

Şu anda ekip, suramin için klinik testler hazırlamakla uğraşıyor. Otizm için etkili bir tedavi geliştirilip geliştirilemeyeceği ve olası tedavinin ne kadar ucuz ve erişilebilir olduğunu zaman gösterecek. Ancak çalışma, otizmin erişkinlerde dahi geriletimesinin mümkün olduğunu göstermesi açısından çok değerli.

İlgili makale:

Naviaux v.d., 2014, Translational Psychiatry, doi:10.1038/tp.2014.33

Haber:

Elizabeth Norton, Science Magazine, 17 Haziran 2014

Kaynak:soL