Karaciğer hastalıklarının tanısında biyopsiye alternatif yöntem!
Karaciğer yağlanması, siroz ve karaciğer kanseri gibi hastalıklarının görülme sıklığının giderek arttığına dikkat çeken Medicana Bursa Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Murat Keskin, “Karaciğerin durumunu en doğru biçimde değerlendiren yöntem biyopsi olduğu bilinmektedir. Ancak ağrılı olması ve zaman zaman kanama gibi ciddi yan etkilere sebep olması yüzünden biyopsi hastaları tedirgin ediyordu. Birçok karaciğer hastasının korkulu rüyası karaciğer biyopsisine alternatif bir yöntem olan transient elastografi cihazı ile karaciğer sertliğinin (esnekliğinin) ağrısız, sızısız, hızlı ve güvenilir bir şekilde değerlendirilmesi mümkündür. Transient elastografi cihazı, karaciğer biyopsisi ile alınabilen dokunun en az 100 katı büyüklüğündeki karaciğer alanını ucundaki özel tarayıcılar sayesinde değerlendiriyor. Bu cihaz ile birçok hastalıkta teşhis için gereksiz karaciğer biyopsisinden kurtulmak mümkün” diye konuştu.
Alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığının dünyada en sık görülen kronik karaciğer hastalığı olduğunu belirten Keskin, “Toplumda ortalama her dört kişiden birinde yağlı karaciğer bulunmaktadır. Yağlı karaciğer olanların yaklaşık yüzde 20’sinde yağlanmaya bağlı karaciğer iltihaplanması gelişmektedir. Bu hastalarda zamanla fibrozis yani karaciğer sertliği ve yüzde 10 ila 20’sinde 10 yıl içinde siroz gelişebilir. Siroz gelişenlerde ise 6-7 yıl sonra yaklaşık yüzde 7 oranında karaciğer kanseri oluşabilir. Transient elastografi cihazı ile karaciğer biyopsisi olmadan hem karaciğer elastikiyetinin derecesi (sertliği-fibroz derecesi) hem de üzerinde bulunan özel yazılım programı (CAP) ile yağlanmanın derecesi değerlendirilebilir. Bu şekilde hastalara ileri safha karaciğer hastalığı olmadan erken teşhis konabilir” şeklinde konuştu.
Yağlı karaciğer hastalığı haricinde alkole bağlı karaciğer hastalığı, bulaşıcı hepatit B ve hepatit C virüslerinin yol açtığı kronik karaciğer hastalıklarının da transient elastografi cihazı ile tespit edilebildiğini belirten Keskin, tıptaki bu ileri teknolojinin Bursa ve Güney Marmara bölgesinde ilk ve tek olduğunu söyledi.