Bulaşıcı olmayan hastalıkların tedavisine korona darbesi!
DSÖ'nün mayısta üç hafta boyunca 155 ülkede yaptığı yeni bir araştırmada, Kovid-19 salgınının bulaşıcı olmayan kronik hastalıkların tedavilerini küresel çapta sekteye uğrattığını ortaya koydu.
Araştırmada, sağlık sistemi zayıf olan ülkelerde, salgın nedeniyle bu hastalıkların önlenmesi ve tedavilerinin çok büyük zarar gördüğü belirtildi.
Bulaşıcı olmayan rahatsızlıklara sahip hastaların, diğerlerine göre Kovid-19 kaynaklı ölümler açısından daha büyük risk altında olduğunun altı çizildi.
Bulaşıcı olmayan hastalıkların her yıl 41 milyon insanın ölümüne neden olduğu ve bunun da küresel çapta tüm ölümlerin yüzde 71'ine denk geldiği vurgulanan araştırmada, her yıl 30 ila 69 yaş arasında 15 milyon insanın bu hastalıklardan öldüğü, bu "erken ölümlerin" yüzde 85'inden fazlasının düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşandığı aktarıldı.
SAĞLIK HİZMETLERİ KESİNTİYE UĞRADI
Araştırma yapılan 155 ülkenin yüzde 53'ünde hipertansiyon, yüzde 49'unda şeker ve diyabetle ilişkili komplikasyonlar, yüzde 42'sinde kanser ve yüzde 31'inde de kalp-damar hastalıklarının tedavi ve hizmetlerinin kısmen veya tamamen bozulduğu, bunun da ortaya çıkan "en önemli bulgu" olduğunun altı çizildi.
Rehabilitasyon hizmetlerinin ise ülkelerin yüzde 63'ünde salgın esnasında aksadığı kaydedilen araştırmada, planlanmış tedavilerin salgın nedeniyle iptal edilmesi, toplu ulaşımın kesilmesi ve personel yetersizliği gibi etmenlerin temel sağlık hizmetlerinin kesintiye uğramasında başlıca rol oynadığına işaret edildi.
"ARAŞTIRMA SONUÇLARI SÜRPRİZ DEĞİL"
Araştırma sonuçlarını değerlendiren DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, "Bu araştırma sonuçları, haftalardır ülkelerden duyduklarımızı teyit ediyor. Kanser, kardiyovasküler hastalığı ve diyabet gibi hastalıkların tedavisine ihtiyaç duyan birçok kişi, Kovid-19 salgını başladığından beri ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerini ve ilaçları almamaktadır." ifadesini kullandı.
Ghebreyesus, ülkelerin Kovid-19 ile savaşırken bulaşıcı olmayan hastalıklara yönelik temel sağlık hizmetlerinin devam etmesini sağlayacak yeni yöntemler bulmasının gerekli olduğunu dile getirdi.