Aileler çocuklarını obeziteden uzak tutmalı!
Beslenme alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte, dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de kilo fazlasından dolayı ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalan birey sayısı hızla artarken, Sağlık Bakanlığı’nın ortaya koyduğu veriler ve yapılan araştırmalar neticesinde, her 5 çocuktan birinin şişmanlık ve obeziteye bağlı yaşam kalitesinde olumsuzluklar görülüyor.
Dünya ölçeğinde toplum sağlığını tehdit eden en önemli sağlık sorunları arasında gösterilen obezite, özellikle hızlı tüketim alışkanlıklarının yanı sıra; bilgisayar başında uzun saatler geçirmelerine bağlı olarak, hareketsiz bir yaşam süren çocukların gelecekleri açısından önemli sorunları beraberinde getirebilirken, Özel Esentepe Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Münevver Uluba yaptığı açıklamada, obeziteyle mücadeleye okul öncesi dönemden itibaren başlamanın, ilerleyen yaşlar açısından faydalı olacağını söyledi.
Anne ve babaların sağlıklı beslenmesinin, küçük yaşlardan itibaren çocuklar için olumlu yönde rol model olacağını kaydeden Dr. Münevver Uluba, ”Obezite, vücuttaki yağ dokusunun artmasıyla birlikte ortaya çıkan ve erken dönemlerde kontrol edilmediği takdirde, yetişkinlerin olduğu gibi çocukların da ilerleyen yaşlarda ciddi sağlık sorunları yaşayabileceği bir toplumsal sorundur. Ülkemizde özellikle çocukluk çağındaki kilolu görünüm toplumda bir rahatsızlık yaratmasa da çocukların ilerideki karşılaşabileceği olası sorunların temelini, bu durum oluşturmaktadır. Vücuda enerji alımı ve harcanmasından kaynaklı dengesizliklerin ortaya çıkardığı obeziteye, çeşitli genetik ve çevresel faktörler de etki edebiliyor. Çağın en önemli sorunları arasında kabul edilen obezite, genellikle düzensiz yemek yeme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam tarzından kaynaklanıyor” dedi.
Önce Aileden Başlıyor
Çocuklarda obeziteyle mücadele konusunda ilk olarak ailenin bilinçli olması gerektiği kaydeden Dr. Uluba; “Ebeveynlerin beslenme alışkanlığı, aktivite azlığından kaynaklı hareketsiz bir yaşam sürme, aile içerisindeki sorunlar da obezite riskini artırabilmektedir. Aynı şekilde ailede obez birey varsa bu da çocuk için risk oluşturmaktadır. Obezite sorunu erken dönemde dikkate alınmadığı takdirde; hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, insülin direnci, polikistik over sendromu, uyku apnesi, kalp yetmezliği, şeker hastalığı gibi birçok hastalığa neden olabiliyor. Aynı şekilde dış görünümden kaynaklı, arkadaş çevresinden gelen tepkiler de çocuğun psikolojik sorunlar yaşamasına neden olabiliyor. Bu açıdan obeziteyle mücadele konusunda aile bireylerinin etkin mücadele göstermesi ve çocuğun geleceğini düşünerek hareket etmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Hareketli Bir Yaşama Teşvik Edin
Ebeveynlerin çocuklarını hareketli bir yaşam sürmeleri adına teşvik etmelerinin önemli kazanımları olacağını kaydeden Dr. Münevver Uluba; “Televizyon, bilgisayar ve diğer teknolojik aletler başında uzun saatler geçiren çocukların, obezite tehlikesiyle karşılaşma riski çok yüksektir. Düzenli ve dengeli beslenme alışkanlıklarının çocuk yaştan itibaren kazandırılması, fiziksel aktivite alışkanlığının erken yaşlardan çocuğa kazandırılması faydalı olacaktır. Ayrıca okullarda fiziksel aktivite konusunda çocuklar bilinçlendirilmeli, uzun vadede obeziteye neden olabilecek fast-food yiyeceklerden çocuklar uzak tutulmalı, kızarmış ve yağ içeriği fazla yiyecek tüketimi mümkün olduğunca engellenmeli, sebze ve meyve yeme alışkanlığı kazandırılmalı, şekerli ve gazlı içeceklerin tüketimi azaltılmalıdır” ifadelerini kullandı.