Bakan Kurum: "Konut fiyatlarının normalleşmesi adına her türlü müdahaleyi yapacağız"
Kurum, Habertürk televizyonunda Mehmet Akif Ersoy'un sunduğu canlı yayına katılarak, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Atatürk Havalimanı konusundaki eleştirilere ilişkin görüşleri sorulan Kurum, 132 bin ağaç dikilecek bu bölgenin afet anında toplanma alanı vazifesi göreceğini ve burada herkesin bir arada olacağı bir millet bahçesi projelendirdiklerini anlattı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerini hatırlatan Kurum, "Eleştirebilirsiniz, evet her şeyi söyleyebilirsiniz ama eleştirinin bir sınırı vardır. Eleştiriyi ideolojik yapamazsınız. Milletin değerleri üzerinden Atatürkçülük istismarı üzerinden eleştiri yapamazsınız" diye konuştu.
İstanbul Havalimanı'yla dünyanın en büyük ve güzel havalimanlarından birini yaptıklarına değinen Kurum, "Dün Gezi'de bir tane ağaç kesildi diye karşı çıkan bu muhalefet, bu CHP zihniyeti şimdi biz buraya 132 bin ağaç dikiyoruz, buna da karşı çıkıyor" ifadelerini kullandı. Atatürk istismarı yapıldığını belirten Kurum, "Atatürk'ün, Gazi Mustafa Kemal'in adını ağzına almayanlar şimdi bize gelip, Atatürk istismarı üzerinden siyaset yapıyorlar. AKM'ye Atatürk ismi koyan biz değil miyiz?" dedi.
"Atatürk üzerinden bu projeyi tartışarak nereye gideceğiz?"
Atatürk Havalimanında pistin birinin hizmet vermeye devam edeceğinin altını çizen Kurum, "Diğer taraftan da bir proje yetiştiriyoruz, milletimize armağan edeceğiz. Burada Atatürk'ümüzün ismi hem millet bahçesi hem de Atatürk havalimanı olarak devam ediyor zaten. Atatürk'ün üzerinden bu projeyi tartışarak nereye gideceğiz? Kim kaldırdı? Biz 'buranın ismini değiştirdik, şöyle oldu' demedik ki. Maalesef belli değerlerimiz üzerinden bu siyaseti yapmayı bırakmalıyız. Milletimiz bizden bunları beklemiyor. Biz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün adını, şanını yapmış olduğu tüm değerlerini koruyoruz." değerlendirmesini yaptı.
"Yıkmıyoruz, ihya ve inşa ediyoruz"
Millet bahçesi açıldıktan sonra da pistin kullanılmaya devam edip etmeyeceğine ilişkin soru üzerine Kurum, "Pistin bir tanesi duruyor. Bu pist İstanbul'a ve ülkemize hizmet etmeye devam edecek. Olası afet durumlarında o pistimiz kullanılacak. Sonuçta bir havalimanı işlevini görmeye devam edecek. Acil durumda, sivil uçuşlarda kullanacağız. Bu noktada İstanbul'un ihtiyacı olduğunu düşündüğümüz anda kullanabilme ihtimalimiz var ve bu şekilde tasarlanıyor. Bakın 'oraları yıkıyorlar' diyorlar. Yıkmıyoruz biz ihya ve inşa ediyoruz. Oradaki hangarları, limanların hepsini koruyoruz. Ar-Ge merkezine, müzeye çeviriyoruz." diye konuştu.
"Atatürk Havalimanı kapanmıyor o zaman?" şeklindeki soru üzerine Kurum, "Atatürk Havalimanı kapanıyor diye bir şey söylemedik ki" dedi.
İhale yöntemine ilişkin bir soru üzerine de Kurum, yeterli olan firmalardan en düşük teklifi veren firmanın ihaleyi aldığını vurguladı. Kurum, ihale bedelinin de 2 milyar 174 milyon 978 bin lira olduğunu söyledi.
Salda Gölü tartışması
Kurum, Salda Gölü'nde sosyal medyaya yansıyan görüntülere ilişkin soru üzerine de bölgenin eski ve yeni görüntülerini paylaştı ve paylaşılan görüntülerde yer alanın korunan alan içinde olmadığına işaret etti.
Salda'da hiçbir yerinde beton olmayan, rantı olmayan bir projeyi yapıp, armağan ettiklerini aktaran Kurum, "Oradaki vatandaşlarımıza bir sorun. Hodri meydan, bizi eleştirenlerle birlikte oraya gidelim. Neyi eleştiriyorlar merak ediyorum. Eski görüntülerini, yeni görüntülerini koyalım. Burada eleştirdiği yer neresiyse yıkacağım" diye konuştu.
"Kira fiyatlarının artışını bire bir takip ediyoruz"
Konut fiyatlarına ilişkin bir soru üzerine Kurum, "Konut fiyatlarının artışı, kira fiyatlarının artışı, vatandaşların erişimini bire bir takip ediyoruz. Bu noktada Sayın Cumhurbaşkanımız bir paket açıkladılar 0,99 oranıyla 2 milyon liraya kadar ev alabilen vatandaşlarımıza destek olmak amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığımız bankalarla birlikte bir çalışma yapıyor. Burada da fahiş fiyat artışlarını bire bir takip ediyoruz" dedi.
Kentsel dönüşümle alakalı projeleri yarım kalmış firmalara da destek paketini açıkladıklarını anlatan Kurum, "Bu noktada kira üzerine de Adalet Bakanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımızla çalışıyoruz. Buraya gelmeden önce Hazine Maliye Bakanlığımızla, Genel Merkezde Genel Başkan Yardımcımızla, ilgili bakanlıklarımızla birlikte vatandaşlarımızın daha uygun şartlarda konut alabilmesine imkan sağlamak amacıyla belediyelerimizle birlikte bir proje daha gerçekleştireceğiz. İnşallah bunu yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanımız milletimizle paylaşacaktır" şeklinde konuştu.
"Yeni projeyi yakın zamanda açıklayacağız"
Konut fiyatlarının artmasının nedenine ilişkin olarak da Covid-19 salgınıyla başlayan tüm dünyadaki tedarik zincirlerindeki bozulmaları gösteren Kurum, şöyle devam etti:
"Maliyetleri düşürecek, hem sektörümüze hem vatandaşımıza daha uygun şartlarda konut yapılmasına imkan sağlayacak, hem de vatandaşımızın erişimi kolaylaştıracak projeyi yakın zamanda açıklayacağız. Bunun dışında TOKİ ile 1 milyon 137 bin konut ürettik. Bunları 15-20 yıl vadeyle şehit aileleri, alt gelir, emekli vatandaşlarımıza verdik. Bu projeye de devam edeceğiz. İnşallah ağustos ayında Sayın Cumhurbaşkanımız bunu milletimizle paylaşacak. Yine büyük bir projeyi vatandaşlarımızın konut alabilmelerine imkan sağlamak amacıyla 81 ilimizde yapacağız."
Bunun bir sosyal konut projesi olacağını belirten Kurum, "Öncelik buradaki konut ve kira fiyat artışlarının en fazla yaşandığı illerde sübvanse edebilmek amacıyla bu projeyi yapacağız. Vatandaşımız aidat öder gibi ev sahibi oluyor" dedi.
"Yabancılar aldı diye konut fiyatları artmıyor"
Türkiye'de yaklaşık 1,5 milyon konut satıldığını dile getiren Kurum, bunun 500 bininin yeni, 1 milyonunun da ikinci el konutlar olduğunu vurguladı.
Konutlardaki fiyat artışlarının yabancı vatandaşa konut satışından kaynaklanıp kaynaklanmadığına ilişkin olarak da Kurum, "Son 5 yıla baktığımızda yılda 40-50 bin civarında yabancılar konut alıyor. Yani 1,5 milyon konutun yüzde 3'ü. Yabancıların almasıyla konut fiyatının artması aynı düzlemde değil. Yani yabancılar aldı diye konut fiyatları artmıyor." değerlendirmesini yaptı.
Bakan Kurum, kentsel dönüşüm seferberliği kapsamında da Türkiye'nin her yanında 1 milyon 300 bin konutun dönüştürüldüğünü, Bakanlık olarak İstanbul'da şu anda devam eden kentsel dönüşüm konutu sayısının 140 bin olduğunu vurguladı.
"Gereken her şey yapılıyor, yapılacak"
Türkiye çapında 350 bin konutun yapımının da devam ettiğini dile getiren Kurum, yapılan meydan ve diğer kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin de bilgi verdi.
Tedarik zincirinin normale dönmesiyle ham madde girdi fiyatlarının azalacağını, azalmasıyla da maliyetlerin düşeceğini belirten Kurum, şunları kaydetti.
"Burada da gereken her şey yapılıyor, yapılacak. Sosyal konutla ilgili geçen sene 100 bin açıkladık. İnşallah bu sene rekor bir rakam açıklayacağız. Konut fiyatlarının normalleşmesi adına devlet olarak yapılması gereken her türlü müdahaleyi yapacağız. Konut fiyat artışının takibi de dahil. Yani burada fahiş fiyat artıranları da takip edeceğiz. Bundan sonraki süreçte de maliyetleri düşürmek için gerekli olan her türlü katkıyı özel sektörümüze, vatandaşımıza vereceğiz. Konut edindirme amacıyla yapılacak projelere destek vereceğiz. Kentsel dönüşümün artırılması, daha da etkinleştirilmesi için destek vereceğiz. Konutu sadece konut imarlı yerlere yapacağız."
Yeni bir imar barışının yapılıp yapılamayacağına ilişkin soru üzerine Bakan Kurum, "Şu an için yeni bir imar barışı söz konusu değil." açıklamasını yaptı.
İstanbul Fikirtepe'deki kentsel dönüşüm çalışmaları hakkındaki bir soru üzerine de Kurum "Burada 15 bin konutluk, 60 bin vatandaşımızı doğrudan ilgilendiren yarım kalan inşaatların hepsine el koyduk. İhalelerin hepsini Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz yaptı, inşallah 2023 itibarıyla da teslimlere başlayacağız." bilgisini verdi.
"Riskli binalarda oturmayın" uyarısı
İstanbul, Ankara ve İzmir'deki diğer kentsel dönüşüm projelerine ilişkin bilgi veren Kurum, vatandaşlara, "riskli binalarda oturmayın" uyarısında bulundu.
Bakan Kurum, sokak hayvanlarına yönelik bir soru üzerine 81 ildeki hayvan barınaklarının sayısının artırılması için belediye ve bakanlıklarla eşgüdüm içerisinde çalışma yürüttüklerini belirterek, şu an için bir yasa değişikliğinin söz konusu olmadığını söyledi.
"Kanal İstanbul projesi planlandığı şekilde yürüyor"
Kanal İstanbul'la ilgili bir soru üzerine de projenin 330 bin metrekare bir alanı kapsadığını belirten Bakan Kurum, "Planlandığı şekliyle projemiz yürüyor." değerlendirmesini yaptı.
Kanal İstanbul için 200'ü aşkın bilim insanıyla bir ÇED raporu hazırlandığını hatırlatan Kurum, yapılacak projede çevresel etkilerin rapora göre değerlendirilmek zorunda olduğunun altını çizdi. Kurum, "Biz emin olun bırakın İstanbul'a, İstanbul'un kenarına, köşesine, kılına zarar gelmesin diye uğraşan anlayışla çalışıyoruz." dedi.
Kurum, proje için Hazine bütçesinden de para harcanmayacağının altını çizerek, "Hazine'den herhangi bir bütçe çıkmadan, vatandaşımıza, milletimize hiçbir şekilde ilave yük getirmeden bu proje yürüyor." dedi.
"İzmir'de 2022'de evine girmemiş afetzede kalmayacak"
İzmir depremzedelerine konutlarının ne zaman teslim edileceğine ilişkin soru üzerine de Kurum, kentte 5 bin 500 konutun ağır hasarlı ve depremden etkilendiğini belirterek, "Yıl sonuna kadar depremden etkilenmiş tüm vatandaşlarımız İzmir'de evlerine girecekler. İzmir'de 2022 yılında evine girmemiş hiçbir afetzede vatandaşımız kalmayacak." diye konuştu.