Bakan Eker tarımın 10 yılını değerlendirdi
Yayınlanma:
TİGEM'in tarım işletmeleri hakkında bilgiler veren Bakan Eker, 18 işletmede, 330 bin hektar arazi işletildiğini belirtti. Tarım işletmelerinin hayvancılık faaliyetleri hakkında bilgiler veren Eker, "Bin civarında safkan Arap tayı var, 150 bin baş koyun, 26 bin sığır cinsi hayvan var" dedi.
Göreve geldiği günden itibaren, daha verimli, kaliteli üretim hedefiyle harekete geçtiğini anlatan Eker, en büyük işletme olan Ceylanpınar'daki faaliyetlere dikkati çekti. Eker, "60 bin hektar sulamaya açıldı, yer altı sulama konusunda 336 milyon TL'lik ciddi yatırım yaptık, önemli başarılara imza attık. 170 bin hektarlık araziye sahip" dedi.
Tarımsal sulama ve hayvancılıkta önemli yatırımlara imza attıklarını vurgulayan Eker, "Tarımda verimlilik, en önemli sorunumuz. Maliyeti düşüren en önemli etmen büyük işletmelerdir. Arazi bölünmesine sıcak bakmıyoruz o yüzden. 60 milyon TL hasılatı var Karacabey İşletmesinin. 550 milyon TL hasılat bekleniyor bütün işletmeler bazında" diye konuştu.
Hayvancılık ve tarımsal faaliyetlerine değinen Eker, "Hayvan varlığımız ciddi sayılara ulaştı. GAP tamamlanırsa 280 bin dönüm ilave sulanabilir alan kazanacağız. 1 milyon dönüme çıkacak bu şekilde. Ürün deseni zenginleşiyor daha da zenginleşecek güney ve iç Anadolu bölgeleri. Tarımın ana kaynağı sudur." dedi.
Bir soru üzerine "GAP bölgesinden kimseye arazi satılmış değildir. Söylentiler dezenformasyondur. Satma düşüncemiz hiç olmadı, talep de olmadı. Tamamen spekülasyondur" diyen Eker, "Orada işletmelere kiralamayı parça parça değil bütün şekilde yapmayı planlıyoruz. Kiraladığımızda ise ortak oluyoruz." diye konuştu.
KOYUNCULUĞA TEŞVİK
Türkiye'nin koyunculuk coğrafyası özellikleri taşıdığını vurgulayan Eker, "Hayvancılığın desteklenmesi ilk icraatım olmuştur. Bizim coğrafyamız (Anadolu) koyun ve keçi coğrafyasıdır çünkü. Sığırcılığa da destek olacak elbette ancak dengeyi gözeteceksek koyunculuk mutlaka yaşatılmalıdır" dedi.
"Özel sektöre en büyük teşvik, hayvancılık amacıyla kullanılması şartıyla, meraların kiralanmasıdır. Hedef, meraların ıslah edilerek verimin artırılmasıdır. Meralar herkesin malı ancak sahip çıkan yok. Verimsizleşiyor gün geçtikçe" diyen Eker, koyunculuğa desteklerini ise şöyle sıraladı:
"120 saat sürü yönetim eğitimi verdik, çoban talebini karşılamak amacıyla. Sertifikalı çoban istihdamına 5 bin TL teşvik çıkardık. Ücretin yarısını karşıladık bu sayede. Bine yakın katılım oldu Türkiye genelinde. Cumhuriyet tarihinde bir ilk olan bu teşviğin amacı küçükbaş hayvancılığı desteklemekti. Bu kadar yaygın sığırcılığın ihtiyacını karşılayacak ot mera potansiyeli yok. Oysa koyunculuk için mera zenginliğimiz var, koyun coğrafyası olmamız sebebiyle. 1984'te ilk hayvan sayımı yapıldı. 32 milyon olan koyun varlığı teşvikler sayesinde 42 milyonu geçti. Mikroçip (elektronik küpe) uygulaması getiriyor koyunlarda önümüzdeki sene. Hırsızlıkların da önüne geçilecek."
Tarımda arazi toplulaştırması ve verilerin kayıt altına alınmasına ilişkin çalışmaları anlatan Bakan Eker, "Tarım Bilgi Sistemiyle tüm tarımsal varlıklarımız anlık olarak tespit edilerek sisteme giriliyor sahadaki elemanlarımız tarafından, tablet pc'lerle. 2007-2013 itibariyle 10 bin personel var köylerde şu an bu iş için, gerekli eğitimi almış. Belirlenen 10 bin köyde görevlendirildiler. Tarım potansiyeli yüksek köylerde.
32.5 milyon tarım paserli var ülkemizin. 4 kişiden birinin tarımda çalıştığı bir ülkeyiz hala. Bu önemli bir rakam. Neticede kazanç da düşük oluyor. 40 milyon kişi hala tarım alanlarından hissedar. Kente gitse de hissesini istiyor. Biz bunu çözdük. 2004'ten itibaren tarım arazilerinin belli büyüklük altında olması koşuluyla bölünmesini kaldırdık. 90 senelik bir hatayı düzelttik. 3 dönem arka arkaya iktidarda olmasaydık, kararlı olmasaydık bu düzenleme çıkmazdı. Bakanlar Kuruluna 4 defa götürdüm bu düzenlemeyi. Yargı bürokrasisi ikna edilmesi en zor kesim oldu. Arazi toplulaştırmada önemli mesafe aldık. Kontrolsüz göç dalgasıyla karşı karşıyayız, o yüzden arazi toplulaştırması önemli.
AB'den 10 kat daha fazla büyüme sağladık tarım alanında. Bunu da alt yapı sorunlarını çözmeye borçluyuz. Yeni hedefimiz sürdürülebilir sistem kurmak, popülizme yönelmemektir. Reformlardan geri adım atılmadan devam edilmelidir. 31 bin 500 plus tarım işletmesi var 2013 sonu itibariyle." şeklinde konuştu.
BAKAN EKER CEYLANPINAR İŞLETMESİNİN İSRAİL'E SATILDIĞI HABERLERİNİ YALANLADI!
Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, tarımın 10. yılını değerlendirdiği toplantıda gazetecilerin sorduğu Ceylanpınar işletmesinin İsrailliler aldı iddiasını yalanladı.
Bakan Eker, bir gazetecinin "Ceylanpınar İşletmesi'yle ilgili zaman zaman söylentiler çıkıyor. Bir dönem 'İsrailliler aldı' diye söylentiler çıktı, bir dönem Araplarla ilgili çıktı. Bu doğru mu?" şeklindeki sorusu üzerine şunları söyledi:
"Hiç kimse almış değil, ne İsrailliler ne bir başkası aldı. Hiç kimse almış değil. Yani o enformasyonun zerresi doğru değil. Konuşuyorlar, öyle bir şey yok. Biz zaten orayı satmak niyetinde de hiç olmadık. Yani ben son 12 yılı söylüyorum, böyle bir düşüncemiz de olmadı zaten. Bizden oranın satın alınmasıyla ilgili bir talep de olmadı. Doğru değil, zaten olmayan bir şey üzerinde insanlar tamamen spekülasyon, konuşuyor."
Göreve geldiği günden itibaren, daha verimli, kaliteli üretim hedefiyle harekete geçtiğini anlatan Eker, en büyük işletme olan Ceylanpınar'daki faaliyetlere dikkati çekti. Eker, "60 bin hektar sulamaya açıldı, yer altı sulama konusunda 336 milyon TL'lik ciddi yatırım yaptık, önemli başarılara imza attık. 170 bin hektarlık araziye sahip" dedi.
Tarımsal sulama ve hayvancılıkta önemli yatırımlara imza attıklarını vurgulayan Eker, "Tarımda verimlilik, en önemli sorunumuz. Maliyeti düşüren en önemli etmen büyük işletmelerdir. Arazi bölünmesine sıcak bakmıyoruz o yüzden. 60 milyon TL hasılatı var Karacabey İşletmesinin. 550 milyon TL hasılat bekleniyor bütün işletmeler bazında" diye konuştu.
Hayvancılık ve tarımsal faaliyetlerine değinen Eker, "Hayvan varlığımız ciddi sayılara ulaştı. GAP tamamlanırsa 280 bin dönüm ilave sulanabilir alan kazanacağız. 1 milyon dönüme çıkacak bu şekilde. Ürün deseni zenginleşiyor daha da zenginleşecek güney ve iç Anadolu bölgeleri. Tarımın ana kaynağı sudur." dedi.
Bir soru üzerine "GAP bölgesinden kimseye arazi satılmış değildir. Söylentiler dezenformasyondur. Satma düşüncemiz hiç olmadı, talep de olmadı. Tamamen spekülasyondur" diyen Eker, "Orada işletmelere kiralamayı parça parça değil bütün şekilde yapmayı planlıyoruz. Kiraladığımızda ise ortak oluyoruz." diye konuştu.
KOYUNCULUĞA TEŞVİK
Türkiye'nin koyunculuk coğrafyası özellikleri taşıdığını vurgulayan Eker, "Hayvancılığın desteklenmesi ilk icraatım olmuştur. Bizim coğrafyamız (Anadolu) koyun ve keçi coğrafyasıdır çünkü. Sığırcılığa da destek olacak elbette ancak dengeyi gözeteceksek koyunculuk mutlaka yaşatılmalıdır" dedi.
"Özel sektöre en büyük teşvik, hayvancılık amacıyla kullanılması şartıyla, meraların kiralanmasıdır. Hedef, meraların ıslah edilerek verimin artırılmasıdır. Meralar herkesin malı ancak sahip çıkan yok. Verimsizleşiyor gün geçtikçe" diyen Eker, koyunculuğa desteklerini ise şöyle sıraladı:
"120 saat sürü yönetim eğitimi verdik, çoban talebini karşılamak amacıyla. Sertifikalı çoban istihdamına 5 bin TL teşvik çıkardık. Ücretin yarısını karşıladık bu sayede. Bine yakın katılım oldu Türkiye genelinde. Cumhuriyet tarihinde bir ilk olan bu teşviğin amacı küçükbaş hayvancılığı desteklemekti. Bu kadar yaygın sığırcılığın ihtiyacını karşılayacak ot mera potansiyeli yok. Oysa koyunculuk için mera zenginliğimiz var, koyun coğrafyası olmamız sebebiyle. 1984'te ilk hayvan sayımı yapıldı. 32 milyon olan koyun varlığı teşvikler sayesinde 42 milyonu geçti. Mikroçip (elektronik küpe) uygulaması getiriyor koyunlarda önümüzdeki sene. Hırsızlıkların da önüne geçilecek."
Tarımda arazi toplulaştırması ve verilerin kayıt altına alınmasına ilişkin çalışmaları anlatan Bakan Eker, "Tarım Bilgi Sistemiyle tüm tarımsal varlıklarımız anlık olarak tespit edilerek sisteme giriliyor sahadaki elemanlarımız tarafından, tablet pc'lerle. 2007-2013 itibariyle 10 bin personel var köylerde şu an bu iş için, gerekli eğitimi almış. Belirlenen 10 bin köyde görevlendirildiler. Tarım potansiyeli yüksek köylerde.
32.5 milyon tarım paserli var ülkemizin. 4 kişiden birinin tarımda çalıştığı bir ülkeyiz hala. Bu önemli bir rakam. Neticede kazanç da düşük oluyor. 40 milyon kişi hala tarım alanlarından hissedar. Kente gitse de hissesini istiyor. Biz bunu çözdük. 2004'ten itibaren tarım arazilerinin belli büyüklük altında olması koşuluyla bölünmesini kaldırdık. 90 senelik bir hatayı düzelttik. 3 dönem arka arkaya iktidarda olmasaydık, kararlı olmasaydık bu düzenleme çıkmazdı. Bakanlar Kuruluna 4 defa götürdüm bu düzenlemeyi. Yargı bürokrasisi ikna edilmesi en zor kesim oldu. Arazi toplulaştırmada önemli mesafe aldık. Kontrolsüz göç dalgasıyla karşı karşıyayız, o yüzden arazi toplulaştırması önemli.
AB'den 10 kat daha fazla büyüme sağladık tarım alanında. Bunu da alt yapı sorunlarını çözmeye borçluyuz. Yeni hedefimiz sürdürülebilir sistem kurmak, popülizme yönelmemektir. Reformlardan geri adım atılmadan devam edilmelidir. 31 bin 500 plus tarım işletmesi var 2013 sonu itibariyle." şeklinde konuştu.
BAKAN EKER CEYLANPINAR İŞLETMESİNİN İSRAİL'E SATILDIĞI HABERLERİNİ YALANLADI!
Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, tarımın 10. yılını değerlendirdiği toplantıda gazetecilerin sorduğu Ceylanpınar işletmesinin İsrailliler aldı iddiasını yalanladı.
Bakan Eker, bir gazetecinin "Ceylanpınar İşletmesi'yle ilgili zaman zaman söylentiler çıkıyor. Bir dönem 'İsrailliler aldı' diye söylentiler çıktı, bir dönem Araplarla ilgili çıktı. Bu doğru mu?" şeklindeki sorusu üzerine şunları söyledi:
"Hiç kimse almış değil, ne İsrailliler ne bir başkası aldı. Hiç kimse almış değil. Yani o enformasyonun zerresi doğru değil. Konuşuyorlar, öyle bir şey yok. Biz zaten orayı satmak niyetinde de hiç olmadık. Yani ben son 12 yılı söylüyorum, böyle bir düşüncemiz de olmadı zaten. Bizden oranın satın alınmasıyla ilgili bir talep de olmadı. Doğru değil, zaten olmayan bir şey üzerinde insanlar tamamen spekülasyon, konuşuyor."
Ekonomi
