Kabul edilirse sadece haftanın dört günü çalışılacak!
Sermayedarların yeni teknolojilerle elde ettikleri kârı çalışanlarıyla paylaşması zorunlu kılınırsa, bu yüzyıl içinde haftada dört günlük mesai mümkün olacak.
Önümüzdeki 10 yılda yapay zeka, robot teknolojisi ve otomasyonun İngiltere ekonomisine 200 milyar sterlinlik (yaklaşık 1,7 trilyon TL) katkı yapması bekleniyor.
Galler'de bir şirketin çalışanları, halihazırda dört gün çalışıp beş günlük maaş alıyor.
Galler'in başkenti Cardiff'te bulunan IndyCube'ün kurucusu Mark Hopper, son 1,5 yılda gerçekleştirdikleri bu mesai dönüşümünü başarmanın kolay olmadığını söylüyor:
"Haftanın dört günü çalışarak beş günlük mesaideki kadar üretken olunabileceğinin kanıtlanmasını sağlama fırsatımız vardı ve çabamız buna değdi."
Artık daha fazla üretim yapan şirket Galler dışına da açılıyor.
Aynı şirketten Russ Todd, artan zamanını ailesiyle geçirdiğini söylüyor:
"Babam çok uzun saatler çalışırdı. Ben uyanmadan evden çıkar, ben uyuduktan sonra eve gelirdi. Ailenin yanında olmak önemli."
Russ Todd, zamanını daha esnek kullanabilmekten memnun
Bir diğer çalışan Mari Dunning ise boş zamanlarında şiir yazıyor. "Veya boş günümde ev işlerini halledersem hafta sonu bana kalıyor. Çoğu insanın dört gün çalışamaması için bir neden göremiyorum" diyor.
Fakat İngiltere'deki çoğu işçi için trend diğer yönde.
TUC'ye göre ülkede 1,4 milyon kişi haftada yedi gün tam mesai yapıyor.
Konfederasyonun anketine göre işçilerin yüzde 51'i yeni teknolojinin işçilerin değil hissedarların çıkarına kullanacağından endişe ediyor.
Centre for Cities adlı bir kuruluş, 2030 yılına kadar İngiltere'de 3,6 milyon işin makineler tarafından yapılabileceğini duyurmuştu.
Geçmişte de sendikaların haftada 2 gün tatil ve uzun çalışma saatlerinin kısıtlanması için mücadele etmesi gerektiğini hatırlatan TUC Genel Sekreteri France O'Grady, sıradaki görevlerinin haftalık tatili üçe yükseltmek olduğunu söylüyor:
"Bazı insanların teknolojinin hayatı daha kötü kılacağı yönündeki karamsar bakışını biliyoruz ama teknoloji iyi amaçlar için de kullanılabilir ve böylece herkesin iş hayatını daha iyi ve daha zengin kılabiliriz.
"Teknolojik gelişmeler gözetim teknolojileri veya sömürüyle ilişkili olmak zorunda değil, iş hayatını daha tatmin edici hale getirmek için kullanılabilir."
İletişim İşçileri Sendikası da Kraliyet Posta İdaresi ile bunun mücadelesini vermişti.
İdarenin teknolojik yatırımı sonrası gelen cihazlarla işçilerin yaptığı posta ayrıştırma işinin daha hızlı bir şekilde yapılabilmesinin ardından, işçilerin aynı süre çalışıp daha fazla mektup ayrıştırması talep edilmişti.
Sendika ise işçilerin aynı sayıda mektup ayrıştırıp daha az çalışmasını savunuyordu.
O dönemde sendika temsilcisi olan Terry Pullinger, anlaşmazlığın çözümünün iki yıl sürdüğünü anlatıyor:
"Hedefimiz haftalık 35 saat mesai. Biz o dönemde yeni teknoloji sayesinde işi azalan çalışanların işlerini kaybetmesinin önüne geçmeyi hedefliyorduk. İşveren talebimizi kabul ettiği için şanslıydık.
İnsanlar sürekli daha fazla çalıştırılıyor ama bir insan bunu ne kadar kaldırabilir ki?"