Bolivya Devlet Başkanı Morales istifa etti
Bolivya Silahlı Kuvvetleri Genel Kurmay Başkanı Williams Kaliman, okuduğu bildiriyle Devlet Başkanı Evo Morales'in istifasını istedi.
Kaliman, bildiride şunları kaydetti:
"Ülkede artan çatışmalar karşısında halkın güvenliğini sağlamak, hayat hakkını güvence altına almak adına şiddetin durulmasına müsaade etmesi, Bolivya'nın iyiliği ve istikrarın korunması için Devlet Başkanı Evo Morales'e istifa etmesini öneriyoruz. Halka ve gösteri düzenleyen kesimlere de kardeşler arasındaki anlaşmazlığın kan dökülmesine ve ailelerimizin üzülmesine neden olmaması için şiddet olaylarına son vermelerini talep ediyoruz."
MORALES GÖREVİ BIRAKTI
Bolivya'da istifa eden Devlet Başkanı Evo Morales, ülkedeki şiddet eylemlerini örgütleyen muhalif liderler Carlos Mesa ve Luis Fernando Camacho'nun, halka daha fazla zarar vermemesi için bu kararı aldığını açıkladı.
Bolivya'da 20 Ekim'de düzenlenen ve muhaliflerin hile iddiasıyla günlerdir protesto ve şiddet eylemlerine neden olan genel seçimleri yüzde 47,8'le ilk turda kazanan Morales, ülkesindeki güvenlik güçlerinin de baskısı ile istifa etti.
Morales, ülkede günlerdir muhalifler ve hükümet destekçileri arasında taşlı sopalı arbedelere sahne olan Cochabamba vilayetine bağlı Chapare kentinde düzenlenen ve Devlet Başkan Yardımcısı Alvaro Garcia Linera'nın da katıldığı basın toplantısında konuştu.
Mağlup aday eski Devlet Başkanı Carlos Mesa ve sağcı Sivil Komitelerin Santa Cruz kentindeki Başkanı Luis Fernando Camacho'nun örgütlediği göstericiler tarafından sergilenen şiddet eylemlerine işaret eden Morales, şunları söyledi:
"Mesa ve Camacho artık benim kardeşlerimin peşini bıraksın, (iktidar partisi Sosyalizm Hareketi) MAS'a bağlı valilerin, milletvekillerinin, meclis üyelerinin evlerini yakmaktan vazgeçsin, siyasilerin aile fertlerini kaçırmaktan, onlara işkence yapmaktan geri dursun, ülkedeki nakliyecilere, tüccarlara zarar vermeyi kessin diye istifa ettim."
Mesa ve Camacho'ya şiddeti durdurmaları çağrısında bulunan Morales, "Umarım Mesa ve Camacho mesajımı almıştır. Artık bu mütevazi ve fakir halka zarar vermeyin, kötü davranmayın ve bu halka daha fazla yalan söylemeyin." ifadesini kullandı.
Evo Morales, "Yerli bir Devlet Başkanı olarak, tüm Bolivya'nın Devlet Başkanı olarak, ben ülkedeki barışı sağlamakla vazifeliyim." dedi.
"BARIŞ VE EŞİTLİK İÇİN MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Ülkede yaşananları sivil ve polis darbesi olarak niteleyen Morales, "Bu sivil darbeyi ve bazı polislerin Bolivya halkına yönelik şiddet ve korkutmayı kullanarak demokrasi ve toplumsal barışa kastetmiş olmasını da kınıyorum." diye konuştu.
"Barış ve eşitlik için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu kavga bitmedi." ifadesini kullanan Morales, siyasi mücadelesini sürdüreceğini vurguladı.
LINERA, DOĞAL ZENGİNLİKLERİ MİLLİLEŞTİRDİKLERİNİ BELİRTTİ
Morales'le birlikte istifa eden Devlet Başkan Yardımcısı Alvaro Garcia Linera ise hükümetleri döneminde yaptıklarını anlattı.
Bolivya'daki olaylardan "karanlık ve yabancı güçleri" sorumlu tutan Linera, "Biz hidrokarbürü, doğal zenginlikleri millileştiren bir hükümetiz. Biz Bolivyalıların yüzde 30'unu yani 3 milyon Bolivyalıyı fakirlikten çıkarıp, orta gelir grubuna yükselttik. 200 bin Bolivyalıya ev yaptık. Hiçbir zaman maaş ödemek için yabancıların önünde eğilmedik ve kıtada en hızlı büyüyen ülke olduk." değerlendirmesinde bulundu.
Oldukça duygusal görünen Linera'nın, konuşmakta zorlandığı gözlendi.
MORALES HAKKINDA YAKALAMA KARARI ÇIKARILDI
İstifa etmek zorunda kalan Devlet Başkanı Morales, evine saldırıldığını ve hakkında yakalama kararı çıkarıldığını açıkladı.
Sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Morales, "Bütün dünya ve Bolivya halkı huzurunda, bir polis memurunun, hakkımda illegal bir şekilde yakalama kararı çıkardığını bildiriyorum. Ayrıca şiddet eylemleri düzenleyen gruplar, evime saldırı düzenledi. Darbeciler, hukukun üstünlüğünü yerle bir ediyor." ifadesini kullandı.
Öte yandan, sağcı muhalif Santa Cruz Sivil Komitesi Başkanı Luis Fernando Camacho da Morales hakkında yakalama kararı çıkarıldığını belirtti.
Camacho, twitter hesabından, "Güvenlik güçleri saklandığı yerde, Chapre'de Morales'i arıyorlar. Askerler, başkanlık uçağına el koydular." paylaşımında bulundu.
Bolivya'da 20 Ekim'de düzenlenen başkanlık seçimlerinin ardından muhalefet seçimlerde "hile" yapıldığını iddia etmiş ve taraflar karşılıklı olarak destekçilerini sokak gösterilerine çağırmıştı.
Günlerdir seçimlerin iptal edilmesini ve tekrar seçime gidilmesini isteyen muhalifler, Evo Morales'in tekrar seçim yapılacağı duyurusunun ardından, Morales'in katılmadığı seçimler düzenlenene kadar protestoların devam edeceğini açıklamıştı.
Morales, dün Bolivya Genelkurmay Başkanı Williams Kaliman'ın, canlı yayında okuduğu bildiriyle istifasını talep etmesi üzerine, başkanlık görevini bıraktığını açıklamış ve durumu "darbe" olarak nitelendirmişti. Morales, istifa kararını, muhalif liderler Carlos Mesa ve Luis Fernando Camacho'nun, halka daha fazla zarar vermemesi için aldığını kaydetmişti.
BM'DEN BOLİVYA'YA "İTİDAL, ŞEFFAF VE GÜVENİLİR SEÇİM" ÇAĞRISI
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Bolivya'da Devlet Başkanı Morales'in istifası başta olmak üzere yaşanan gelişmelerden derin endişe duyduğunu belirterek, tüm taraflara şiddetten kaçınma, maksimum itidal, şeffaf ve güvenilir seçimler düzenlenmesi çağrısında bulundu.
BM Genel Sekreter Sözcülüğünden yapılan açıklamaya göre, Guterres, Bolivya'da yaşanan gelişmelerin endişe verici olduğunu ifade etti.
Tüm taraflara şiddetten kaçınma, maksimum itidal ve mevcut krizin çözümü için şeffaf ve güvenilir seçimler düzenlenmesi çağrısı yapan Guterres, uluslararası hukuka ve insan hakları ilkelerine de saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Bolivya'da 20 Ekim'de düzenlenen başkanlık seçimlerinin ardından muhalefet seçimlerde "hile" yapıldığını iddia etmiş ve taraflar karşılıklı olarak destekçilerini sokak gösterilerine çağırmıştı.
Tartışmalı seçim sonuçlarının ardından günlerdir seçimlerin iptal edilmesini ve tekrar seçime gidilmesini isteyen muhalifler, Evo Morales'in tekrar seçim yapılacağı duyurusunun ardından, Morales'in katılmadığı seçimler düzenlenene kadar protestoların devam edeceğini açıklamıştı.
Morales, dün Bolivya Genelkurmay Başkanı Williams Kaliman'ın, canlı yayında okuduğu bildiriyle istifasını talep etmesi üzerine istifa etmişti.
İstifasının ardından Morales hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı.
Sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Morales, "Bütün dünya ve Bolivya halkı huzurunda, bir polis memurunun, hakkımda illegal bir şekilde yakalama kararı çıkardığını bildiriyorum. Ayrıca şiddet eylemleri düzenleyen gruplar, evime saldırı düzenledi. Darbeciler, hukukun üstünlüğünü yerle bir ediyor." ifadesini kullanmıştı.
Sağcı muhalif Santa Cruz Sivil Komitesi Başkanı Luis Fernando Camacho da twitter hesabından, "Güvenlik güçleri saklandığı yerde, Chapre'de Morales'i arıyor. Askerler, başkanlık uçağına el koydu." paylaşımında bulunmuştu.
MORALES'İN İSTİFASINA BÖLGE ÜLKELERİNDEN "DARBE" TEPKİSİ
Morales'in istifasına tepki gösteren Arjantin, Venezuela, Küba ve Meksika'dan, süreci "darbe" olarak nitelendiren açıklamalar geldi.
Bolivya'da Devlet Başkanı Evo Morales'in, muhalefetin baskısı ve ordunun kendisinden görevi bırakmasını istemesinden kısa bir süre sonra istifa etmesine bazı bölge ülkeleri tepki gösterdi.
Arjantin'de aralıkta devlet başkanlığı görevini üstlenecek Alberto Fernandez, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Bolivya'da sivillerin şiddet eylemleri, polisin ihmalkarlığı ve ordunun tepkisizliğinin bir ürünü olarak darbe yapıldı. Bu, yeni devlet başkanlığı seçimleri çağrısı yapmış Devlet Başkanı Evo Morales'e karşı yapılmış bir darbe suçudur." ifadesini kullandı.
Morales'in istifasına neden olan süreci kınayan Fernandez, "Latin Amerika'nın tamamında demokrasiyi net bir şekilde savunacağız. Bu kurumsal kırılmanın ardından Bolivya bir an önce halkın oyu üzerinden ve yasaklama olmaksızın demokrasi yoluna dönmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
Maduro'dan dünyaya protesto çağrısı
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Morales'in istifasının ardından dünyadaki bütün sosyal ve politik gruplara protesto çağrısı yaptı.
Maduro, twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Kardeş Devlet Başkanı Evo Morales'e karşı yapılan darbeyi sert bir şekilde kınıyoruz. Dünyadaki sosyal ve politik gruplar olarak, Bolivyalı ırkçılık mağduru yerli halkların yaşam haklarının savunulması adına protestolar düzenleyeceğimizi ilan ediyoruz." açıklamasına yer verdi.
Küba Devlet Başkanı Miguel Díaz-Canel Bermudez de Morales'in istifası üzerine, "Sağcılar şiddetli ve korkak bir darbeyle Bolivya'da demokrasiye saldırıyor. Bu darbeyi sert bir şekilde kınıyoruz ve kardeş Devlet Başkanı Evo Morales'in yanındayız. Dünya Evo'nun hayatı ve özgürlüğü için seferber olmalı." paylaşımında bulundu.
MEKSİKA'DAN MORALES'E İLTİCA TEKLİFİ
Meksika Dışişleri Bakanı Marcelo Ebrard, ülkesinin demokrasiye olan saygısının devam edeceğini belirterek, "Bolivya'da geçen yüzyılda Latin Amerika'da yaşanana benzer, devam eden bir askeri operasyon var, biz bunu reddediyoruz. Darbeye hayır." ifadesini kullandı.
Ülkesinin Morales'e iltica hakkı vereceğini açıklayan Ebrard, "Meksika, müdahaleye karşı olan ve iltica hakkı sağlayan geleneksel tutumuyla La Paz'daki resmi büyükelçilik konutunda Bolivya yasama ve yürütme organlarında görev alan 20 kişiyi misafir ediyor. Aynı şekilde, kendisinin karar vermesi durumunda Evo Morales'e de iltica hakkı verebiliriz." dedi.
"KAÇMAK İÇİN SEBEBİM YOK"
Görevini bırakmak zorunda kalan Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales ise muhalefetin, çevresindekilere ve halka zarar vermemesi için istifa ettiğini vurgulayarak, "Bolivya halkının bilmesini isterim ki kaçmak için bir sebebim yok. Eğer bir şey çaldıysam, ispatlasınlar. Eğer çalışmadığımızı söylüyorsalar, ekonomik gelişme sayesinde yaptığımız binlerce esere baksınlar. Vatanını seven mütevazılar ve fakirler bu mücadeleye devam edecek." görüşünü dile getirdi.
Morales, 13 yıldan fazla süredir ülkeyi yönettiğini hatırlatarak, "Bizim karşımızda birçok seçimde kaybetmiş olanlar, bizi diktatörlükle suçluyor. Bugün Bolivya özgür bir ülkedir. Bolivya kapsayıcı, onurlu, egemen ve güçlü bir ekonomiye sahiptir." değerlendirmesinde bulundu.
ŞİDDET EYLEMLERİ İSTİFA GETİRDİ
Öte yandan, evi yakılan ve ailesi saldırıya uğrayan Madencilik Bakanı Cesar Navarro ve Temsilciler Meclisi Başkanı Victor Borda'nın yanı sıra Hidrokarbonlar Bakanı Luis Alberto Sanchez ve iktidardaki Sosyalizm Hareketi Partisinden üç milletvekili istifa etti.
Navarro, katıldığı bir radyo programında, "Bakan olarak istifamı sunuyorum. Şiddet hayatımızı mahvetmemeli. Çok üzücü bir durum. Bu oldukça kişisel bir karar ama bizim hayatımız sevdiklerimizin etrafında dönüyor ve sahip olduğumuz en güçlü ve güzel şey sevdiklerimizdir." dedi.
Navarro'nun Potosi şehrindeki evi öğle saatlerinde muhalifler tarafından ateşe vermiş ve yakınları saldırıya uğramıştı.
Bolivya Hidrokarbonlar Bakanı Luis Alberto Sanchez de sosyal medya hesabından istifa mektubunu yayımladı. Sanchez, "Bugün, hiç olmadığı kadar ülkenin birlik ve sosyal barış yoluna dönmesine ihtiyacımız var. Ulusal refahı ve hayat hakkına saygıyı düşünerek Hidrokarbonlar Bakanlığı görevimden istifa ettiğimi duyuruyorum." ifadelerini kullandı.
Devlet Başkanı Evo Morales'in lideri olduğu iktidardaki Sosyalizm Hareketi Partisi (MAS) mensuplarına karşı başlayan şiddet olayları nedeniyle MAS'dan üç milletvekili de istifa etti.
Temsilciler Meclisi Başkanı Victor Borda da Potosi'deki evinin ateşe verilmesi ve kardeşi Marco Borda'nın kaçırılması üzerine istifa ettiğini duyurdu.
Bolivision adlı televizyon kanalına konuşan Borda, "Temsilciler Meclisi görevimden geri dönüşü olmayan bir şekilde istifa ediyorum ve şiddet olaylarının durulmasını diliyorum. Evimi işgal edip ateşe verdiler. Bunun da ötesinde ailemle hiçbir alakası olmamasına rağmen kardeşimi rehin aldılar." ifadelerini kullandı.
Borda, başkanlık görevinin yanı sıra MAS milletvekilliğinden de istifa ettiğini belirtti.
Bolivya'da 20 Ekim'de düzenlenen ve Morales'in yüzde 47,8 ile kazandığı seçimlerde, muhalefet "hile" yapıldığı iddiasıyla tüm ülkede protesto gösterileri düzenlemesini istemiş, gelişmeleri darbe girişimi olarak niteleyen Morales de destekçilerine sokağa çıkma çağrısı yapmıştı.
Ülke geneline yayılan ve 3 kişinin hayatını kaybettiği şiddet eylemlerinde, yaklaşık 400 kişi yaralanmıştı.
Morales, sabah saatlerinde yaptığı basın toplantısında, Amerikan Devletleri Örgütünün denetlediği ve süreçte bazı düzensizliklerin olduğunu belirttiği seçimlerin ve seçimleri düzenlemekten sorumlu Yüksek Seçim Mahkemesinin yenileneceğini duyurmuştu.
Seçimlerin yenilenmesi için günlerdir gösteriler düzenleme çağrısı yapan seçimlerin mağlubu Carlos Mesa ise bunu kabul etmemiş ve Morales'in katılmadığı seçimler yapılana kadar destekçilerine sokak gösterilerine devam etme çağrısında bulunmuştu.