100 çocuğu ısıtan insanlık dersi...

100 çocuğu ısıtan insanlık dersi...

İzmirli Hüseyin Aydoğdu (56) geçtiğimiz kasım ayında hurda topladığı el arabasıyla evine dönerken, Yenişehir İZSU otobüs durağı yakınında bir aracın çarpıp kaçması sonucunda yaralandı. Beline hurda arabasının demiri saplanan ve hastanede tedavi gören Aydoğdu, kendisine çarpıp kaçan sürücüden şikâyetçi oldu.

Dosya, dava sürecine girmeden önce Uzlaştırma Bürosu’na iletildi. Uzlaştırmacı bilirkişi Canan Selvi, kazayı yapan Metin Kurtulmuş’u ve mağdur Hüseyin Aydoğdu’yu buluşturdu. Aydoğdu, tekstilci işadamı Metin Kurtulmuş’un uzlaşma talebini kabul etti. Ancak para istemedi, sadece ihtiyaç sahibi 100 çocuğa mont bağışlamasını şart koştu. Aydoğdu’nun isteğini kabul eden işadamı Kurtulmuş, Yamanlar’da ihtiyaç sahibi öğrencilerin okuduğu bir okula 100 mont bağışında bulundu. Kurtulmuş, Aydoğdu’nun kazada zarar gören hurda arabasının tamirini de üstlendi.

GÜNLÜK KAZANCI 20 TL

Habertürk'ün haberine göre emekli olduktan sonra 3 kızını evlendiren, masrafların altından kalkabilmek için de hurdacılık yapmaya başlayan Hüseyin Aydoğdu, şunları söyledi:

“Günde ortalama 20 TL kazanıyorum. Allah bin bereket versin. Bugüne kadar haram lokma yemedim. Kazanın olduğu gün, sobada yakmak için bir şeyler toplamıştım. Karşıdan karşıya geçmek için kaldırımın kenarında bekliyordum, yoldan geçen araç el arabama ve bana çarptı. Çarpan kişinin yardım etmek için durmaması beni çok üzdü. Ancak sonradan Metin Bey’i dinleyince, olayın istemeden olduğunu anladım ve ‘Kazadır, insanlık hali, hepimizin başına gelebilir’ dedim. Uzlaştırmacı Canan Hanım bana haklarımı anlatınca, şikâyetten vazgeçmek için Metin Bey’den para değil, 100 çocuğa mont bağışlamasını istedim. Hakkım olmayan bir parayı, onun gönlünün rızası olmadan alsaydım, bunun günahını taşıyamazdım. 3 kız evlat büyüttüm, yoksulluğu iyi bilirim. Şimdi 100 çocuk sıcak monta kavuştu. Bundan güzel bir şey var mı?”

"GÜZEL BİR DOST KAZANDIM"

Kaza anında bir insana çarptığını fark etmediğini ifade eden Metin Kurtulmuş ise, “Çöp kutusuna çarptığımı zannedip yoluma devam ettim. Yenişehir bölgesi çok tehlikeli bir bölge olduğu için, durduğumda gasp edilme ihtimalinin olacağını düşündüm. Biraz ileride durup, arabadaki hasarı görünce geri döndüm. Hüseyin Bey’i alan ambulansın arkasına takılıp hastaneye gittim. Fakat polisler, yakınlarından tepki görebilirim diye beni içeri almadılar. Uzlaştırmacı Canan Hanım beni ilk aradığında çok çekindim. Karşı tarafın farklı isteklerde bulunabileceğini, durumu suiistimal edebileceğini düşündüm. Ancak Hüseyin Bey bana büyük bir hayat dersi verdi. Hakkını helal etmek için sadece ihtiyaç sahibi öğrencilere mont bağışlamamı istedi. Zarar gören el arabasının tamir masrafını karşılamayı teklif ettiğimde bile, gönül rızamla yapacaksam kabul edeceğini söyledi. Böyle güzel bir dost kazandığım için çok mutluyum. Bundan sonra işyerimdeki tüm hurda işleri Hüseyin ağabeye emanet” dedi.

UZLAŞTIRMACI SİSTEM NEDİR?

Uzlaştırmacı sistemi, uyuşmazlık yaşayan tarafların mahkemeye gitmeden sorunlarını çözmelerini amaçlıyor. Uzlaştırmacı ve arabuluculuk kurumları uygulama açısından benzese de, özünde birbirinden farklı. Ceza hukuku alanında uzlaşma-uzlaştırmacı, özel hukuk alanında ise arabulucu-arabuluculuk kavramları kullanılıyor. Uzlaşma, ağır olmayan suçlarda tarafların barışmasıyla adaleti sağlayan, devletin ceza verme gerekliliğini ortadan kaldıran bir sistem. Mağdur ve failin kabul etmeleri halinde, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın belirlediği ve hukuku bilen bir uzlaştırmacı devreye giriyor, iki tarafın iletişim kurmasını ve anlaşmasını sağlıyor.