Nilüfer'de Köy Enstitüsü Modeli ele alındı
Nilüfer Belediyesi'nin katkılarıyla Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Bursa Şubesi tarafından düzenlenen panelde, “Cumhuriyetten Günümüze Köy Enstitüsü Modeli ve Eğitimde Çözüm Arayışı” konu edildi.
Nilüfer Belediyesi ve Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Bursa Şubesi eğitime katkı koyacak bir panel düzenledi. Konak Kültürevi'nde düzenlenen “Cumhuriyetten Günümüze Köy Enstitüsü Modeli ve Eğitimde Çözüm Arayışı” başlıklı panel başta eğitim gönüllüleri olmak üzere çok sayıda kişinin katılımıyla gerçekleşti.
Köy Enstitüleri'nde eğitim almış mezunların çok sayıda çocuklarının da katıldığı panelin açılışını Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Bursa Şube Başkanı Jülide Akköprü yaptı. Dernek çalışmaları ve hedefleri hakkında bilgiler veren Akköprü, Köy Enstitüleri eğitim modelinin gerekliliğini ve eğitimin bugünkü geldiği noktaya değindi. Günümüz Türkiye'sindeki eğitim modelinin gelecek nesillere sağlıksız etki yaptığını belirten Akköprü, düzenlenen etkinliğin akıllardaki sorulara ışık tutacağını söyledi.
Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcısı Zafer Yıldız da yaptığı konuşmada Köy Enstitüleri'nin önemi ve duyulan özleme dikkat çekti. Köy Enstitüleri'nin kapatılmasının birçok kesimin içinde yara açtığını ifade eden Zafer Yıldız, “ Bugün eğitim sistemimize ve eğitimcilerimizin içinde bulunduğu duruma her bakışımızda o yara kanamaktadır. Köy Enstitüleri'nin temel amacı sorgulama kültürüne sahip, aklını kullanabilen, yaşamın her alanında üretken, laik ve demokrat yurttaşlar yetiştirmekti. Mesele sadece okuma-yazma öğretmek değildi. İnsanlara yaşadıkları bölgenin özelliklerine göre kullanabilecekleri çeşitli zanaatkarlık eğitimleri verildi. Bilim, sanat ve spor eğitimleri verildi. O dönemin köy çocukları bir inşaat ustası gibi sıva yapmayı da öğrendiler, enstrüman çalmayı da, tiyatro yapmayı da öğrendiler. Yani yaşadıkları bölgede kalkınmak için ne gerekiyorsa o eğitimleri aldılar. Köy Enstitüleri'nin kuruluşunun üzerinden 83 yıl geçti ama bugün hala ihtiyacımız olan eğitim sistemi tam olarak budur” dedi.
Anadolu aydınlanmasına katkı sağlayan eğitim sisteminin dönemin egemenlerini rahatsız ettiğini ifade eden Zafer Yıldız, “Köy Enstitüleri'nin kapatılması Cumhuriyet tarihinin en büyük hatası oldu. Bugün her şeyden önce yeni bir eğitim seferberliğine ihtiyacımız var. Dilerim Türkiye'nin eğitim sistemine şekil verenler bir gün yeniden Köy Enstitüleri modelini örnek alırlar. Bu tür etkinlikler de eğitimde çözüm arayışlarına ışık tutacaktır” diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından şef Dilek Sevüktekin Görgülü yönetiminde dinleti sunan YKKED Bursa Şubesi Mandolin Topluluğu katılanlara keyifli anlar yaşattı. Etkinlikte Prof. Dr. Oğuz Makal'ın Binnur Yeşilyaprak'ın “Arifiye Köy Enstitülü Annemle Damla Söyleşiler” kitabından hazırladığı “Kadriye Öğretmen” adlı belgesel filmi, ilk kez izleyiciyle buluştu.
Gösterimin ardından Prof. Dr. Kemal Kocabaş moderatörlüğünde düzenlenen “Cumhuriyet Eğitim Devriminden Günümüze Eğitim ve Öğretmen" konulu panelde Prof. Dr. Binnur Yeşilyaprak, Prof. Dr. Ethem Duygulu ve Prof. Dr. Oğuz Makal konuşmacı olarak yer aldı.
Kadriye Öğretmen adlı belgesel filmini hazırlayan Oğuz Makal, proje hakkında düşüncelerini paylaştı. Köy Enstitüleri'ne vefa borcunu ödemek adına duygularını ifade ettiğini belirten Makal, o dönemki eğitim modelinin değişim, gelişim projesi olduğunu vurguladı.
Kadriye Öğretmen filmine ilham veren ‘Arifiye Köy Enstitülü Annemle Damla Söyleşiler' isimli kitabın yazarı Prof. Dr. Binnur Yeşilyaprak da çalışmaları hakkında bilgiler paylaşarak eğitim sistemindeki çöküşe dikkat çekti.
Panelde söz alan Prof. Dr. Ethem Duygulu da insan fıtratının her zaman aynı olduğunu belirterek zaman ve şartların tercihleri değiştirmeye zorladığına değindi. Duygulu son 20 yılda uygulanan modelin gelecek nesillere etkisinin ileri de daha iyi anlaşılacağını da sözlerine ekledi.
Panelin sonunda Yazar Prof Dr. Oğuz Makal, "Gönen Köy Enstitüsü güneşinde annem ve enstitü tarım çalışmalarından annemin mutfağına" adlı kitabını imzaladı.