Bursa'da eylem var! Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde...
Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki eyleme çok sayıda sağlık personeli ve sendika yetkilileri katıldı. Sağlık-Sen Bursa Şube Başkanı Gökhan Yünkül, "İnsanlık olarak zor bir zaman diliminden geçiyoruz. 2020 yılının başında Çin'de patlak veren ve tüm dünyayı kasıp kavuran korona salgını ülkemizi de kısa zamanda etkisi altına almıştır. Bugüne kadar dünya üzerinde 16 milyon kişi hastalığa yakalanmış, 644 bin kişi hayatını kaybetmiştir. Türkiye'de ise 226 bin kişi hastalığa yakalanmış bugün itibariyle 5 bin 613 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Bizler sağlık çalışanları olarak bu süreçte şüphesiz hayati önem taşıyan bir görev icra ediyoruz. Bugüne kadar bizler açısından zaten var olan bulaşıcı hastalık riskleri bu defa daha büyük bir hale gelmiş, bu süreçte yüzlerce arkadaşımız bu hastalığa yakalanmış, bazıları görev şehidi olmuştur. Çoluğundan çocuğundan ayrı kalan ve ölüm riski altında olan sağlık çalışanları kimi zaman evine dahi gidememiş, misafirhanelerde konaklamış, kendi çamaşırını kendi yıkamış, adeta bir şehir komandosu gibi gecesini gündüzüne katmış, insanüstü bir özveri ile işlerini yapmıştı, yapmaya da devam etmektedir. Nitekim sağlık çalışanlarımızın bu destansı mücadelesine yönelik yüksek takdiri halkımızın ve devlet erkanının da kendilerini alkışlaması ile ortaya konmuştur. Fakat alkış, yeterli değildir. Alkış, sağlık çalışanlarının tüm sıkıntılarını çözmüyor. Alkış seslerini bastıran feryatlarımız var. Her insan gibi sağlık çalışanlarımız da evlerinin geçimi, çocuklarının rızkı için çalışıyorlar. Sağlık çalışanları olarak bizler evimize alnımızın teri ile kazandığımız helal ekmeğin götürülmesini önemsiyoruz. Şüphesiz aldığımız maaşın karşılığını katbekat veriyoruz. Evimizden, çocuklarımızdan, sosyal hayatımızdan fedakarlık yaparak gece gündüz halkımızın sağlığı için çaba gösteriyoruz. Ancak bu kadar çaba ve emeğimizin karşılığında hak ettiğimiz ücreti alamıyoruz" dedi.
Sağlık çalışanları olarak ek ödeme dediğimiz, adına döner sermaye dediğimiz çürümüş bir sistemle karşı karşıya olduklarını ifade eden Yünkül, "Evet bu sistem çürümüştür. Zira yapılan her düzenleme, yapılan her yama daha büyük sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Sağlık Bakanlığı döner sermaye sisteminin daha adil bir yapıya kavuşması için çalışma yapacağını açıkladığında herkes gibi bizlerde ümitlenmiştik. Ancak yapılan yeni düzenleme eski sorunları çözmediği gibi yeni sorunlar üretmiştir. Hizmetlisinden memuruna, hemşiresinden doktoruna, uzman hekiminden profesörüne kadar herkes bu köhnemiş yapının mağduru haline gelmiştir. Artık Ankara bize döner sermayeden bahsetmesin, Bursa'daki sağlık yöneticileri bize döner sermaye cümleleri kurmasın. Çünkü döner sermaye bitmiş, gitmiştir. İstisnasız tüm sağlık çalışanlarımız için artık yeni, hakkaniyetli ve adaletli bir ücret sisteminin kurulması zorunludur, bıçak kemiğe dayanmıştır. Buradan başta Hazine ve Maliye Bakanlığımıza, Sağlık Bakanlığımıza, Çalışma Bakanlığımız olmak üzere tüm yetkili büyüklerimize seslenmek istiyoruz. Artık sağlık çalışanlarımızı alkışlamanın ve alkışlatmanın ötesine geçilmelidir. Artık sağlık çalışanlarının onuruna yaraşır şekilde, biten-giden döner sermayenin yerine aylık maaşlarımızın yükseltilerek yeni bir sayfanın açılması olmazsa olmaz talebimizdir" diye konuştu.
Bugün Almanya'da bir hemşirenin en az aylık 15 bin Türk Lirası'na karşılık gelen ücret almakta olduğunu belirten Yünkül, "Bu rakam Amerika'da 38 bin, Katar'da 35 bin, Avustralya'da 33 bin, İngiltere'de ise 60 bin Türk Lirasını bulmaktadır. Buraları neden örnek veriyoruz? Çünkü, örnek gösterdiğim ülkelerden 4 kat daha fazla hasta yoğunluğuna sahip olan sağlık sistemimizde salgın sürecinde ortaya konan başarı bu kıyası fazlasıyla yapmaya hakkımız olduğunu gösteriyor. Oysa ki bugün yaşanan tablo o kadar dramatik bir hal adı ki, akıllara zarar. Bakınız, geçen ay salgından dolayı tavandan dağıtım yapılması nedeniyle ek ödeme olarak bin 100 TL alan bir hemşire arkadaşımız bu ay 75 kuruş ek ödeme almıştır. Yani bu arkadaşımızın bin 100 liralık kazancına el konulmuştur. Her ay sistematik bir şekilde sağlık çalışanlarımız unvanlarına göre 500 TL ile 5 bin TL arasında hak kaybına uğramaktadır. Şimdi buradan sesleniyoruz. Adalet bunun neresinde, hakkaniyet bunun neresinde, bu yaşananlar ayıp değil mi? Günah değil mi? Bunlar sadece bir kaç örnek. Genel idari hizmetlerdeki arkadaşlarımız, sağlık hizmetlerinde görevli hemşiremiz, ebemiz, laborantlarımız, anestezi teknisyenlerimiz ve diğer arkadaşlarımız döner sermayeden neredeyse hiç pay alamıyor, hekim arkadaşlarımız ise her ay binlerce liralık hak kaybına uğruyor. Sağlık Bakanlığının etkili ve yetkili idarecilerine sesleniyoruz. Sizin adaletiniz bu mu? Bu haksızlığa, bu hukuksuzluğa, bu hak gasbına dur diyecek bir idarecimiz yok mu? Döner sermayenin canı çıkmıştır, bizim de öyle. Bizler artık her ay ne kadar döner sermaye yatacak endişesi taşıdığımız hiç bir sağlık çalışanının memnun olmadığı, bu bitmiş-gitmiş ek ödeme düzeninden artık illallah ettik. Tekrar ediyoruz; insanca yaşayacağımız, alın terimizin karşılığının her ayın 15'inde maaş olarak ödendiği, aldığımız tüm ücretin emekliliğimize yansıdığı bir yepyeni sistem istiyoruz. Canını dişine takarak gece gündüz çalışan sağlık çalışanlarımız bunu fazlası ile hak ediyor. Evet, bizler takdiri hak ediyoruz. Ama takdir olarak kuru ve hatta artık unutulmuş alkış seslerini değil alın terimizin karşılığını istiyoruz. Bursa Sağlık-Sen Şubesi olarak örgütsel gücümüzü eylemselliğe dönüştürüyoruz. Bugün burada bir oturma eylemi yapıyoruz. Gündemi değiştiriyoruz. Gündemin gerçek sahiplerine dikkat çekmek istiyoruz. Bundan sonraki süreçte de sağlık çalışanlarımızın gür sesi olarak farklı eylemlere, farklı sağlık tesislerimizde devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Basın açıklamasıyla başlayan eylem, oturma eylemi ve sloganlar ile son buldu.