Her satırı kan dondurdu! Dudağını, dilini, burnunu ve kulağını kesti…
Küçükçekmece’de 3 Ekim 2018’de eşi İkram Doğan’ı (57) önce kafasına satırla vurarak öldürdüğü, daha sonra ise meyve bıçağı ile dilini, dudağını, burnunu ve kulağını kestiği iddiasıyla yargılanan Adil Doğan’ın (67) davasının görülmesine devam edildi. Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Adil Doğan ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya maktül ile sanığın müşterek çocukları Sedat Doğan ve Netice Ceylan da katıldı.
2 ÇOCUĞU DA BABALARINDAN ŞİKAYETÇİ OLMADI
Duruşmada söz verilen Sedat Doğan babasından şikayetçi olmadığını söyleyerek “Sanık babam, ölen annem olur. Olay tarihinde iş yerindeydim. Olayın nasıl olduğunu görmedim” dedi.
Diğer çocukları Netice Ceylan da babasından şikayetçi olmadığını söyleyerek “Halam bana annemin başka biriyle aralarında bir şey olduğunu söylemişti. Anneme söylediğimde önce inkar etti sonra kabul etti. Ancak babam kalp hastası olduğu için ona söyleyemedim. Ona başka kardeşim söyledi. Babam bize inanmadı. Ancak Metin Sami’yle konuştuğu telefonu babam bir gün gördü. Bu ne? dedi. Babam senin gibilerle işim yok deyip dışarı çıktı” şeklinde konuştu.
Söz verilen tutuklu sanık Adil Doğan ise tahliyesini istedi.
Sanık avukatı ise müvekkilinin sağlık sorunları olduğunu söyleyerek olayın meşru müdafa sınırları içerisinde kaldığını aktardı. Sanık avukatı müvekkilinin tahliyesini istedi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Küçükçekmece’de 3 Ekim 2018’de Adil Doğan, eşi İkram Doğan’ın önce satırla kafasına vurarak ölmesine neden olmuştu. Sanık Doğan ardından karısının meyve bıçağı ile dilini, dudağını, kulağını ve burnunu keserek polisi aramış ve eşini öldürdüğünü söylemişti. Sanık Doğan Tekirdağ’da 42 mermi ile yakalanmıştı. Adil Doğan eşinin kendisini köylüsü Metin Sami ile aldattığını iddia ederek olay gününü anlatmıştı. Doğan “Aldattığını bana çocuklarım söylemişti. Eşim bunu inkar ediyordu. Olay sabahı uyandığımızda eşim komşularımızın dedikodusu yapmaya başladı. Ben de kendisinin aldatma konusunu hatırlatarak bu konuları en son kendisinin açması gerektiğini söyledim ve sinirlendim. Ancak konuşmaya devam etti ve yüzüne vurdum. Karşılık verdi. Ben de kendimi kaybettim. Keseri koltuğun üzerinde fark ettim. O sinirle keseri aldığım gibi yerde boğuşurken kafasına indirdim. Kafasının ön yüzüne de arka yüzüne de vurdum. Öldüğünü anladım. Akşamdan kalan meyve yediğimiz tabağı gördüm. Oradaki bıçağı alarak beni şimdiye kadar rezil ettiği ve arkamdan konuşulmasına sebep olduğu için kulaklarını, burnunu ve dudağını kestim. Olayı 2 yıl önce öğrendiğimde eşimle tartıştık. İntihar edeceğini söyleyerek intihar mektubu verdi bana. Çatıya ip düzeneğini kurdu. Sandalyenin üzerine çıktı. İpi boğazına geçirdi sonra bağırmaya başladı. Çocuklar sesi duyup geldi. Eşimi oradan kurtardılar. Ben onu asmaya çalışmadım. Kendi yaptı. Ben ise kızgın olduğum için müdahale etmedim” demişti. Tutuklanan Adil Doğan hakkında ‘eşi canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açılmıştı. İddianamede Doğan’ın cinayetten önce eşini iple asmaya çalışarak öldürmeye teşebbüs ettiği gerekçesiyle ise 15 yıla kadar hapsi istenmişti.