GSM şirketini soydular, fatura vatandaşa çıktı

GSM şirketini soydular, fatura vatandaşa çıktı

Türkiye'de mobil, internet, ev telefonu ve kurumsal servisler alanında hizmet veren bir GSM şirketinin Diyarbakır'daki yaklaşık 20 bayisinde düzenli faturalarını ödeyen binlerce kişi GSM operatörlerinden gelen borç bilgisi mesajıyla şoka uğradı. Her ay düzenli olarak yatırdıkları fatura ödemelerinin ardından GSM operatörlerinin mesajla teşekkür ettiği aboneler, ikinci şoku iletişimlerinin kesilmesiyle yaşadı. GSM şirketinin müşteri hizmetleriyle görüşen aboneler, 6-7 aydan bu yana faturalarını ödemedikleri belirtilince itiraz ederek, faturaları yatırdıkları bayilere koştu. Sayıları henüz netleşmeyen mağdurlar, kentte faaliyet yürüten GSM bayilerinin kapalı olduğunu görünce dolandırıldıklarını anladı. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı, emniyet ve avukatların kapısını çalan aboneler, faturalarını bayilerden yatırdıklarını, ellerinde buna ilişkin dekont bulunduğunu, taksitli cihaz kampanyasından faydalanarak telefon da aldıklarını ve bu süre içerisinde ikinci bir cihaz aldıklarını belirterek şikayetçi oldu.

Yapılan ilk incelemede bayilerin sistematik olarak 7 ay önce GSM şirketinin sistem açığını fark ettikleri, abonelerin nakit olarak yatırdıkları paraları, kendi kredi kartlarını kullanarak yatırdıkları ve vatandaşa dekont verdikleri, hemen ardında işlemi iptal ettikleri belirlendi. Abonelerin nakit olarak yatırdıkları paraları ise kendi hesaplarına geçiren aynı GSM şirketine bağlı yaklaşık 20 bayi ve çalışanı ortadan kayboldu.

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü, şikayetler üzerine kapsamlı araştırma başlatırken, ilgili GSM operatörünün ise konuyla ilgili abonelere açıklama yapmadığı ve daha önce yatırdıkları fatura bedellerini yeniden istedikleri, bir çoğuna da haciz işlemi başlattıkları ortaya çıktı. İlk belirlemelere göre kentte bayilerin aynı yöntemle yaklaşık 15 milyon liralık vurgun yaptığı öne sürülürken mağdur sayısının tam olarak tespitinin ardından bu rakamın yükselebileceği belirtildi.

"SİSTEM AÇIĞINI FARK ETMİŞLER"

Türkiye genelinde faaliyette bulunan GSM şirketinin Diyarbakır'da, teminat alarak verdiği bayilerin mağdur ettiği abonelerin başvurularını alan Avukat İmran Gökdere, şöyle dedi:

"Vatandaş bu bayilere gidiyor, fatura rakamını nakit olarak yatırıyor. Bayi kendilerinin oluşturduğu bir kart sistemiyle bunun ödemesini gerçekleştiriyor. Bu şekilde faturanızın ödemiş olduğunuzu zannediyorsunuz. Ama bayi GSM şirketinin bir sistem açığını yakalayarak yaklaşık 6-7 aylık bir süreçte abonelerin ödedikleri paraları kendi kartlarıyla yatırdıktan sonra iptalini gerçekleştiriyor. Yaklaşık 7 ay bu şekilde devam etmişler. Bu bayiler klasik anlamda telefon satan bayiler değil. Bunlar GSM şirketinin resmi bayisi, GSM şirketinin bunlardan bağımsız olarak, sadece kişilerin satıcı sıfatıyla açılan bayiler değil. Bu bayiler kurulurken, şirketle yapılan anlaşma ve teminatları vardır. Tamamen o kurumsal yapıya uygun olarak, abonelik sözleşmeleri, hem de fatura ve cihaz alım, satış sözleşmeleri olsun bizzat GSM şirketinin kendi tabelasıyla görülür ve bu şekilde işlemleri yaparlar. Diyarbakır'da 20'den fazla bayi vardı ama bizim öğrendiğimiz şu anda 2 veya 3 bayi kalmış durumda, gerisinin tamamı kapatmış. Bize gelen mağdurların genellikle faturalarını yatırdıkları, alışverişleri yaptıkları bayiler kapalı durumda. Ulaşmaya çalışıyor ancak, muhatap bulamıyorlar. GSM bayisi ödeme yapıp, geri çekme yöntemini kullanmışlar. Ama 5-6 ay içerisinde bu durum ortaya çıkınca, tüm bayiler aynı anda ortadan kayboluyor. Hem de vatandaşlar bu şekilde aynı anda mağdur kalıyor."

Gökdere, GSM şirketinin bu mağduriyeti giderebileceğini ancak, abonelerin ellerindeki ödeme yaptıkları dekontları, eski fatura gibi belgelerle borçlu olmadıklarının ispatını isteyebileceğini ifade ederek şöyle devam etti: "Diyarbakır'da benim eşim de dahil olmak üzere bu GSM şirketinin abonesi olup da bu işten zarar görmeyen yoktur diye düşünüyorum. Zarar görenlerin, zarar görmeyenlere göre daha fazla olduğunu düşünüyorum. Yüzde 70 vatandaşın mağdur olduğunu ve sayının binleri aştığını söyleyebiliriz. Bize gelenlere beklemeleri yönünde telkinde bulunduk. Genel sayıyı netleştirip ardından bütün olayı açıklayıp, döngüyü belirleyecek bir dilekçeyle başvuru yapmayı düşünüyoruz. Bir total sayıyı aldıktan sonra, nihayetinde emniyet de bu işle ilgili çalışma yürütüyor. Biraz daha sorunun büyüklüğünü, neden kaynaklandığını, varsa bilişim sistemindeki eksiklerini ve gelecek olan kriminal bilirkişi raporları inceledikten sonra daha sağlıklı bir çalışma yapacağız. Şuanda sadece bana müracaat eden 30 kişi var. Diğer kentteki avukatlara da müracaat edenler var."