Eşini 52 bıçak darbesiyle öldürdü!

Eşini 52 bıçak darbesiyle öldürdü!

Merkez Kayapınar ilçesinde yaşayan Halil Hazar (67), 15 Mart 2015 günü polis merkezine giderek, 4 çocuk annesi eşi Kimmet Hazar'ı (54) bıçakladığını söyledi. Eve giden polis, Kimmet Hazar'ın cesediyle karşılaştı. Halil Hazar'ın eşini 52 bıçak darbesiyle öldürdüğü, ardından da suç aleti bıçağı yıkayıp, kanlı elbiselerini değiştirdiği tespit edildi. Halil Hazar, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede, mahkemece tutuklandı.

'ALDATTIĞINDAN ŞÜPHELENİYORDUM'

Halil Hazar hakkında, 'Eşe karşı canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Hazar, soruşturma sırasındaki ifadesinde, "Kahvaltı hazırlamasını söyledim. Sabah hazırladığını ve bir daha hazırlamayacağını söyledi. Sonra sinirlenerek mutfağa gitti. Geri dönmeyince peşinden gittim. Elinde bıçakla bana yöneldiğini gördüm. Bıçakla sinsi bir şekilde bana geliyordu. Bıçağı alınca, yeni bir bıçak almak için mutfağa yöneldi. Saçından tutup, mutfağa gitmesini engelleyince banyoya koştu. Burada elimden bıçağı almaya çalıştı. Dayanamayıp kendimi kaybettim ve bıçağı saplamaya başladım. Eşimin beni aldattığından şüpheleniyordum. Gözümle gördüğüm ve duyduğum bir şey yok" dedi.

CEZAİ EHLİYET ÇELİŞKİSİNİ ADLİ TIP GENEL KURULU ÇÖZDÜ

İddianamenin kabulünün ardından Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Halil Hazar, yargılama sırasında cezai ehliyetinin olup olmadığının tespiti için Elazığ Ruh Sağlığı Hastanesi'ne sevk edildi. Hastaneden gelen raporda sanığın cezai ehliyetinin olmadığı ifade edilince Halil Hazar, 4 aylık tutukluluğun ardından tahliye edildi. Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi'nin hazırladığı raporda ise, sanığın cezai sorumluluğunun tam olduğu belirtildi. İki rapor arasında çelişki bulunması üzerine dosya Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'na gönderildi. Genel Kurul raporunda, Hazar'ın işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını idrak etme ve bu fiil ile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini ortadan kaldıracak boyutta bir akli arızanın içinde olduğuna delalet edecek tıbbı bulgu ve belgeye rastlanmadığı bildirildi.

Karar duruşmasına çıkan Halil Hazar, "Kızdığımda mutfaktan aldığı bıçakla bana saldırmaya başladı. Bıçağı elinden alarak yerine koydum. Oturma odasına gittiğim sırada bıçağı alıp bana saldırmaya başladı. Bıçağı aldım ve sonra ne yaptığımı hatırlamıyorum. Eşimin beni öldüreceğinden şüpheleniyordum" dedi.

'YILLARDIR ANNEMİ DÖVÜYORDU'

İfadesi alınan çiftin oğlu F.H., babasının yıllardır annesini dövdüğünü belirterek, "Annem sineye çekerdi. Gençlik ve çocukluk yıllarında sürekli kardeşlerimi ve beni dövüyordu. Şüpheci tavırları ve garip hareketleri vardı. Anneme karşı aldattığına yönelik şüpheci, saçma tavırları vardı. Kendisini öldüreceğimizi, yemeğine ilaç katacağımızı düşünüyordu" diye konuştu.

Çiftin diğer oğlu R.H. de, "Annemi eskiden beri sürekli ezerdi. Babamın hareketlerinden dolayı aynı evde yaşayan kardeşimin psikolojisi bozuldu. Garip hareketleri son zamanlarda iyice artmıştı. Annemin kendisini aldattığına yönelik takıntı tavırlarına girmişti" şeklinde konuştu.

Babasının, annesine sürekli şiddet uyguladığını söyleyen çiftin kızları A.H. ise ,"Bazen evin kapılarını üzerimize kilitleyip, bizi ölümle tehdit ederdi. Sürekli bana ve anneme bıçak çekiyordu. Bazen ruhsatlı tüfeği ile bizi tehdit ediyordu. Annem, babama çok saygılı davranırdı. Babam sürekli bahaneler üretip, şiddet uygulardı. Babamdan şikayetçiyim" dedi.

KARARIN ARDINDAN TUTUKLANDI

Kararını veren mahkeme, Halil Hazar'ı 'eşe karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırdı, ceza oranında indirim de yapmadı. Mahkeme, Hazar'ın hükümle birlikte tutuklanmasına da karar verdi.

MAHKEME:YILLARCA TÜM KÖTÜ MUAMELELERİ SİNEYE ÇEKTİ

Gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, maktülün, şiddet ve kötü muameleyi, aile dışına çıkmasını engellemek sineye çektiğini kaydetti. Kararda, "Aile birliğine yönelik sadakatine rağmen, sanık maktulü kendisini aldatmakla suçlamıştır. Yıllardır sanığın her türlü kötü muamelesine, duygusal ve fiziksel şiddete sabır gösteren ve yıllar süren kötü muamele sonucunda sanığa karşı koyamayacak kadar zayıf düşürülen, sindirilen ve korkutulan maktülün, eline bıçak alıp sanığa saldırdığını kabul etmek mümkün değildir. Vücut yapısı ve gücü itibariyle zarar verme ihtimali olmamasına rağmen, sanık maktülü 52 yerinden bıçaklayıp öldürmüştür. Sanık, maktüle duygusal ve fiziksel şiddet uygulayıp, kendisini aldattığını iddia ederek, toplumsal anlayışlar bakımından da haksız bir hakimiyet kurmuştur" denildi.